Bakırlıoğlu, ‘evsel ve sanayi atık suları kaynakları kirletiyor’
Haber Merkezi
CHP Manisa Milletvekili TBMM İklim Krizi Kuraklık Ve Su Kaynaklarının Verimli Kullanılması Araştırma Komisyonu Üyesi Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu su kaynaklarındaki kirlenmenin nedenlerinin başında evsel ve sanayi atık suları geldiğini söyledi.
Milletvekili Bakırlıoğlu yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi.
Atıksu Arıtma Tesisleri Ne Kadar Güvenli?
Atık Sular Gerçekten Artılıyor Mu?
Arıtma Tesisleri Tehlike Saçıyor!
Su kaynaklarımız hem azaldığını hem de kirlendiğine dikkat çeken CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu su kaynaklarındaki kirlenmenin nedenlerinin başında evsel ve sanayi atık suları geldiğini söyledi.
TBMM İklim Krizi, Kuraklık ve Su Kaynaklarının Verimli Kullanılması Araştırma Komisyonu görev alan CHP Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu yapılan araştırmaların Türkiye’de bulunan evsel ve sanayi atık sularını temizleyen Atıksu Arıtma Tesislerinin (AAT) aslında atık suları temizlemediğinin ortaya koyduğunu belirtti.
Bakırlıoğlu Yaptığı açıklamada; Söylenenlere göre evsel atık sularımızın % 88’ini, sanayi atık sularımızın ise % 95’ini arıtacak kadar tesisimiz bulunuyor.
Fakat yerüstü su kaynaklarımızın sadece % 37’si temiz olarak kabul ediliyor.
% 23’ü kirli,
% 40’ı çok kirli…
Bunun nedeni ise; Atıksu Arıtma Tesislerinin yetersizliği, teknolojilerinin eski olması ve çalıştırılmaması.
Yapılan bilimsel bir araştırma;
İncelenen 1127 atıksu arıtma tesisinden sadece % 40’ı iyi durumda çalışıyor.
471’inin revizyona ihtiyacı olduğu ve 154 tanesinin ise yeniden yapılması gerektiğini ortaya koymuş durumda.
Bir de elektrik maliyeti ve işletme giderleri yüzünden çalıştırılmayan ya da ara ara çalışması durdurulan tesisleri düşündüğümüzde atık suların aslında yeterince arıtılmadığını görüyoruz.
Çünkü ülkemizde arıtılan sular, yer üstü su kaynaklarına derelere nehirlere bırakılıyor.
Arıtılan suların tekrar şebekeye verilip kullanılması gibi bir uygulama bulunmuyor.
Bu yüzden göllerimiz, derelerimiz, nehirlerimiz, denizlerimiz tehdit altında.
Manisa’daki Marmara gölü 85 bin dönümlük alana sahipken bugün 20 bin dönüme düşmüştür. , 321milyon metreküp su biriktirme kapasitesine sahip gölde su miktarının 71 milyon metreküpe düşmesi herkesi endişelendirmektedir.
Marmara Gölü doğal halindeyken, yılda 300 tona yakın balık avlanmaktayken bugün balık yok denecek kadar azdır.
Dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu 2012 sonunda Gediz Nehrinde balık tutacağız demişti, fakat bu hayal 9 yıldır bir türlü gerçekleşmedi.
Sadece Gediz için değil birçok su havzası için “Eylem Planları” hazırlandığını fakat bu güne kadar bir gelişme sağlanamadığını görüyoruz.
Ortada eylem planları, bilimsel raporlar, teknik analizler dolaşıyor fakat bunlarla ilgili bir şey yapılmıyor.
Hükümet sorunu biliyor fakat bunları düzeltmek için hiçbir şey yapmıyor.
Hükümet gözleri kapalı, kulakları tıkalı sorunların üstünü örtmekten başka bir iş yapmıyor.
Derelere, göllere bırakılan tam arıtılmamış suların tarımsal amaçlı kullanıldığında üretilen ürünün ne kadar sağlıklı olacağı tartışma konusu olacaktır ifadelerine yer verdi.
Neler yapılması gerektiğine de değinen CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu; her şeyden önce kurumlar arası işbirliği yapılmalı, yerel yönetimiyle merkezi idaresiyle bir bütün halinde hareket edilmeli.
Atıksu Arıtma Tesisi kurmak isteyen belediyelere karşılıksız hibe desteği verilmeli.
İşletme giderleri ve personel istihdamı konusunda daha fazla destek verilmeli.
Tesislerde bu konuda eğitim almış ehil kişiler istihdam edilmeli d,iyerek sözlerini tamamladı.
