Bakırlıoğlu: “Tarımsal desteklemeler beklentileri karşılamadı”
Haber Merkezi
Çiftçinin umutla beklediği 2019 yılı tarımsal desteklemelere ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı “8 aylık gecikmeyle” nihayet resmi gazetede yayımlandı.
Sofralık zeytinin ilk defa destekleme listesinde yer alarak kilogram başına 15 kuruş destek verilecek olması olumlu, fakat yetersizdir.
Zeytinyağı desteği ise 4 yıldır artırılmayarak yine 80 kuruş olarak belirlendi.
Milletvekili olduğumdan bu yana, dane zeytine de pirim verilmesi gerektiğini belirtmiş, TBMM Başkanlığına kanun teklifimi de sunmuş ve bu konuda defalarca çağrıda bulunmuştum.
Bizim talebimiz;
Sofralık zeytine kilogram başına 1 TL,
Zeytinyağına ise kilogram başına 3 TL destekleme verilmesidir.
Hatta Manisalı Tarım Bakanı yerel seçimler için geldiği Akhisar’da zeytin primini açıklasın çağrısında bulunduk fakat sayın bakan Akhisar’da çaya, fındığa destek müjdesi vermiş, zeytin lafını ağzına bile almamıştı.
Sonra bizlerin ve zeytin üreticisinin baskıları ile birkaç gün sonra Salihli’de açıklamak zorunda kalmıştı.
Geçen Yıla Göre;
Alan bazlı desteklerde ürün gruplarında mazot desteğinin arttığını, gübre desteklerinin aynı kaldığını görüyoruz.
Ürünlere verilen primlerde ise, sadece buğday desteği artırılmış, diğerleri aynı kalmıştır.
Organik tarım desteği ise tüm kategorilerde azaltılmıştır.
İktidar çiftçinin kullandığı mazotun yarısını destek olarak verdiğini iddia ediyor. Zeytin için konuşacak olursak dekar başına mazot tüketimi ortalama 80 liradır. Verilen destek ise 15 lira.
Geç Açıklanması Olumsuzluk
Ayrıca; tarımsal desteklemelerin bu kadar geç açıklanması ülke tarımı açısından olumsuz bir yaklaşımdır. Her yıl şubat, mart aylarında açıklanan desteklemeler bu yıl ancak ekim ayı sonunda yayımlanmıştır.
Birçok tarımsal ürünün hasadı bitmiş, ürünler satılmış, çiftçi gelecek yılın hazırlıklarını tamamlamış fakat ne kadar destek alacağını bilemediği için ekim ve dikim tercihini yapmakta zorlanmıştır.
Beklenti Karşılanmadı
Açıklanan desteklemeler çiftçinin beklentisini karşılamaktan uzaktır. Çünkü tarımsal ürün maliyetinde girdiler %50’ye varan oranlarda artmış fiyatlar aynı kalmıştır.
Bu koşullar altında birçok çiftçi destekleme talebinde bile bulunmayacaktır.