CHP Kadın Kolları; 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü Kutladı

CHP Kadın Kolları; 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü Kutladı
Akhisar Haber Ajansı-AHA

            Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları yeni Başkanı Sevil Ender Büyükyazgan, Parti Lokalinde yaptığı basın açıklamasıyla “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü kutladı. CHP ilçe lokalinde saat 14.00’te düzenlenen basın açıklamasına CHP Manisa Milletvekili Aday adayları Mehmet Yeşilyurt, Mustafa Başgülşen, Mustafa Ali Çimen, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP İlçe Başkanı İsmail Şahin ve CHP eski kadın kolları başkanı Selver Goral,

birer konuşma yaparak  “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü kutladılar.

            CHP Kadın Kolları yeni Başkanı Sevil Ender Büyükyazgan’ın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle CHP İlçe Lokalinde yaptığı basın açıklamasına CHP Manisa Milletvekili Aday adayları, Güngör Lalancı, Mehmet Yeşilyurt, Mustafa Başgülşen, Mustafa Ali Çimen, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Nurhan Gül, CHP İlçe Başkanı İsmail Şahin, yönetim kurulu üyeleri, Kadın Kolları, ADD Başkanı Av. Günhan Bakırlıoğlu, yönetim kurulu üyeleri partili üyeler katıldı.

            CHP eski kadın kolları başkanı Selver Goral’ın teşekkür konuşmasından sonra CHP Yeni Kadın kolları başkanı olan Sevil Ender Büyükyazgan, önce CHP yeni kadın kolları yönetimini tanıttı. CHP kadın kolları Başkanı Sevil Ender Büyükyazgan başkanlığında yeni yönetim kurulu Ebru Güngör, Fatma Koşay, Mukadder Özgü, Münire Özcan, Fatoş Öztürk, Suna Güldü, Esra Toydemir ve Arzu Tükenmez’den oluştu. 

            CHP Kadın Kolları Başkanı Sevil Ender Büyükyazgan’ın okuduğu basın açıklamasının tam metni;

SEKİZ MART EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ

Sayın Cumhuriyet Halk Partililer ve basınımızın değerli emekçileri; Akhisar Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak ailenin ve toplumun t oluşturan, emeğin, sevginin, saygının ve hoşgörünün sembolü olan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ nü kutluyor. Bu anlamlı günde tüm dünya kadınlarına sevgilerimizi yolluyoruz. 1857 yılının 8 Martında Amerika’da bir tekstil fabrikasında çalışma saatlerinin düşürülmesini ve erkeklerle eşit ücret talep ederek greve giden kadınlardan yüzden fazlasının üzerlerine kilitlenen fabrikada yanarak can vermesi bu mücadelenin simgesi olmuştur. Kadınlar korkup sinmek yerine işçi haklarıyla yurttaşlık taleplerini aynı potada buluşturmuş, mücadeleleri ülke sınırlarını aşmıştır ve kitlesel eğilimlere dönüşmüştür. Aradan bir buçuk asra geçmesine rağmen kadınların hak arama mücadelesi bazen yanmayı bazen donmayı göze alarak hala sürüyor. Geçmişe dönüp Türkiye’ye baktığımız zaman Anadolu kadınını kurtuluş savaşı yıllarındaki şahlanışına tanık oluyoruz. Anadolu kadını; Mustafa Kemal’in Samsun Havza’dan yaptığı her yerde protesto mitingleri düzenlenmesi çağrısına sahip çıkmış, düzenledikleri büyük mitinglerde yaptıkları ateşli konuşmalarla kitleleri harekete geçirmişlerdir. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra dünyada örneği görülmemiş bir hukuk devrimi yaşanmış, kadınlara eğitim alanında eşitlik sağlanmış, medeni hakları verilmiştir. 1934 yılında da seçme seçilme hakkı tanınmıştır.

Peki, Cumhuriyet’in ilk yıllarında büyük atılımla dünyanın en gelişmiş ülkelerinden önce erkeklerle eşit haklara sahip olan kadınlarımız bugün ne durumda?! AKP iktidarının iş başına gelmesiyle birlikte Türkiye’de kaygı verici gelişmelerle karşı karşıya kalınmıştır. Toplum sadece ekonomik ve politik yaşamda değil sosyal ve kültürel alanlarda da kazanılan haklar bakımından geriye gitmiştir. Avrupa Birliği’nin de Türkiye’ye yönelik saptamaları bu görüşü doğrulamaktadır.

Kadın cinayetleri konusunda hükümetin yetersizliğini, duyarsızlığını hepimiz biliyoruz ve görüyoruz. Bu iktidar döneminde kadınları ikinci sınıf ören bir zihniyet ülkemizde egemen olmaya başlamıştır. Biz kadınlar hak ve özgürlüklerimiz konusunda geri gidişten derin kaygı duymaktayız.

Türkiye’de ortalama beş kadın hayatlarındaki erkekler tarafından herkesin gözü önünde katlediliyor. AKP iktidarında son yedi yılda %1400’lük artış gösteren kadın cinayetleri artık bir felaket boyutuna ulaşmıştır. 2014 yılında 294 kadın öldürülmüştür.

Kaç kadın terör cinayetlerine kurban gitmiştir?

Kaç kadın öldürülmüştür?

Kaç kadın taciz edilmiştir?

Kaç kadın tecavüze uğramıştır?

Kaç kadının içi evlat acısıyla kavrulmuştur?

Kaç kadın hapishanelerdedir?

Kaç genç kadınımız intihar etmiştir?

Kaç genç kadın yoksulluğun penceresinde çaresizdir?

Kaç genç kızımız zorla gelin edilmiştir?

Kaç kadın çöplerden ekmek toplamaktadır?

Kaç kadın aile içi şiddete maruz kalmıştır?

Sokakta ve iş yerinde aşağılama, yıldırma ve taciz her türüyle ortadan kaldırılmalıdır.

Bizler güçlü bir toplumda yaşamak istiyorsak, kadını ve erkeği ile tüm toplum kesimlerini güçlendirmek, haklı taleplerini biran önce gerçekleştirmek zorunda olumuza inanıyoruz.

Laiklik, demokrasi, hukuk devleti insan hakları Cumhuriyet Halk Partisi’nin ortak paydasıdır. Çağdaş uygarlık hedefine ulaşmak için Atatürk Devrimleri yol haritamızdır. Kadın bedeni üzerinden tanımlanan “namus” kavramına değil, kadın olmanın onuruna odaklandığımızda, insanı öne çıkaran bir kültürü ortaya çıkarmak için ilk adımı da atmış olacağız. Büyük kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk de bu konuda; “Kahraman Türk Kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.”demekle ne güzel söylemiştir. Türk kadının toplumda hak ettiği yeri alması, gelişmiş ülkelerin kadınlarıyla aynı hak ve özgürlüklere ulaşıp bunları özgürce kullanabilmesi dileğiyle tüm kadınlarımızın 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ kutlu olsun! Hepinizi saygıyla selamlıyorum.