Darbe gerçekleşti ve sömürü düzeni tekrardan başladı diyebiliriz. Mısırda ki darbenin ağır bilançosunu yine zavallı fakir Mısır halkı çekecek. Mısır'daki darbe bölgeyi olumsuz etkileyecektir. Arap Baharı'nın estirdiği demokratikleşme rüzgârı bitti. Mısır'daki askeri darbe, Türkiye'nin Ortadoğu'da görmek isteyeceği en son gelişmelerden bir tanesidir. Arap Baharı ile bölgede otoriter rejimlerin devrilmesi ve bir demokratikleşme rüzgârının esmesi, süreç olarak zorlu ancak sonuçları bakımından olumlu görülüyordu. Arap Baharı'nın yaşandığı en güçlü ülke olan Mısır'daki bu askeri darbe, bölgede demokratikleşme beklentisini yok etti. Türk iş adamlarının Mısır'da 2 milyar dolar civarında yatırımları var, bu yatırımların durumu ayrı bir problem oluşturacaktır.
Her şeyden önce Mısır'da sular durulmaz. Bütün darbeler haksız ve gereksizdir. Fakat Mısır'da yapılan darbenin anlaşılabilecek bir zemini bile yoktur. Tarihinde ilk defa şeffaf bir seçimle iktidarını şekillendirmiş bir ülke olan Mısır'a ihtiyacı olan süre tanınmamıştır. Yılların birikmiş ve kronikleşmiş problemlerini mursinin kısa sürede çözmesini beklemek ayrı bir komedidir. Mursinin bir kısım hataları olabilir ama bu hiçbir şekil de Darbeyi haklı kılamaz. Kaldıki Mursi Askeriyenin gücünü kademeli olarak kendi bünyesin de toplayarak sivilleşmenin önünün açılacağı bir program ile bu gücü sivil otoriteye devretmenin hesaplarını yapıyordu.Bu durum ciddi manada sıkıntı yarattı. Mursinin Mısırın servetini 30 ailenin paylaşıyor olmasının kabul edilemez olduğunu ve bu duruma bir son verileceğini açıklaması askeriye ile dirsek temasın da bulunan bu aileleri ve İsraili plan kurmaya zorladı. Üstüne üstlük Gazze kapısını açması İsrail için kabul edilemez bir hal aldı.
ABD Başkanı ilk defa seçimle işbaşına gelmiş iktidara "demokrasi sadece seçim demek değildir" diyerek ondan hemen Norveç düzeyinde bir demokrasiye geçmesini beklemiştir. Bu Amerikanın gerçek yüzünün ortaya çıkmasının ve Mısırda darbenin ayak seslerini hazırlamıştır. En başından beri Amerika'nın tavrı problemliydi. Bir tarafta seçimle is başına gelmiş meşru bir iktidar var, diğer tarafta o iktidara muhtıra vermiş ordu var. Böyle bir durumda Amerika tavır koymayarak adeta Darbeye yeşil ışık yakmıştır. Darbe planının ABD'nin güç merkezlerinden birinde yapıldığını VE Mısırın içindeki uzantılarına sinyal yakıldığı çok açıktır. Komuta kademesi Amerika'da eğitim görmüş, her yıl yaklaşık 1.5 milyar dolar direkt askeri yardım alan bir orduya Amerika isteseydi dur diyebilirdi ve ordu kılını kıpırdatamazdı. Bu darbenin yansımaları Mısır için kaos olacaktır. Müslüman kardeşlerin Cuma namazından sonra gösterilere başlayacaklarını bildirmesi ilerisi için Mısır da sükûnetin ve düzenin o kadar da kolay olamayacağını gösteriyor. Demokratik iradesinin gasp edildiğini düşünen milyonlarca Mısırlının tatmin edilmesi pek mümkün görülmüyor. Demokratik tercihlerinin gasp edildiğine inanan Mısırlıları susturmak ve durdurmak o kadarda kolay olacağa benzemiyor.Şayet darbe kurucuları siyasal tutuklamalara hız verirlerse halk arasındaki infiali azdıracaklardır ,bu daha da ortamın çetrefelleşmesine sebep olacaktır.Dahası demokrasiye şüphe ile bakan ve "derdimizi silahlı mücadele ile anlatmalıyız" diyen bazı gruplar için de fırsat doğmuştur.Darbecilerin Mursi taraftarlarını ablukaya alması, darbe, taraftarı halkı desteklemesi, Mursi yi destekleyen TV kanallarının ve gazetelerin kapatıması pek çok hadiseyi tetikleyecektir.Hele Mursinin Cep kamerasıyla çekip yayınladığı (DARBEYİ KABUL ETMİYORUM )demesi ciddi bir direnci hazırlayacaktır. Radikal gruplar demokrasinin çöktüğü Mısır'da silahlı mücadele için kendilerine daha fazla destek bulacaklardır. Ve bunun faturasını da en çok bu darbeyi üstü kapalı destekleyen ülkeler ödeyecektir. Darbeye yol vermekle yanlış bir hesap yapılmıştır.
Beşar Esat darbeyi sevinçle karşıladı. Çünkü onun 2,5 yıldır savaştığı insanların neredeyse tamamı Müslüman Kardeşler ekolünü destekliyor. Türkiye'deki yankılarına gelince, Türkiye'de de darbe meraklıları olduğunu biliyoruz, Mısır'daki askeri darbeye alkış tutanları gördük bu nedenle Mısır'daki bu trajikomik darbeyi emsal göstererek Türkiye'deki bazı dinamikleri yeniden harekete geçirmek isteyenler olabilir. Ulusal tv nin ve Halk TV nin darbeyi destekleyen ve MISIRIN TAYYİBİ DEVRİLDİ şeklindeki acınacak yaklaşımı ülkemizde hala kışkırtıcı provakatif gayretlerin de durmayacağının sinyallerini vermektedir.
CHP li prof DR Gaye Usluer in Seçimle geldik diye kafa tutan Mursi 3 günde gitti.Demokrasinin sandıktan ibaret olmadığını anlayabildin mi .Şeklindeki Twett’i Türkiye de hala darbe zihniyetinde insanların olduğunun en açık göstergesi olarak kayda geçti.Umut Oran Darbe yanlısı Twetini silmek zorun da kaldı ama kayda geçti bir kere.
Bu arada Suudi Arabistanın ve Arap birliğinin darbeyi alkışlaması ve desteklemesi ayrı bir konu. Bu çirkin ve kabul edilemez tavrı ile aciz ve zavallı yönetimler bir nokta da kendi sonlarını da hazırlamış bulunmaktadırlar. Avrupa Birliğinin zavallı, kasıtlı ve Darbeyi destekleyen tavrı tarihe bir utanç vesikası olarak geçmiş bulunmaktadır.
Mısır da yaşanan bu filmi yıllar öncesinden ülkemde gördüm. Sanki eski bir filmi yeniden izliyor gibiyim. Ama filmin sonunu biliyorum Darbe ile iktidardan indirilenler çok daha güçlü olarak geliyorlar. Bunu hiçbir zaman unutmamak gerek. Darbe seviciliğin ölü sevicilikten farkı yoktur. Darbe sevicilik ciddi bir ruhsal bozukluk semptomudur. Sandıktan çıkmayanların memnuniyetsizliğini tatmin için darbe yapmayı meşru görürsek bunun sonu kaostur. Bunu hiçbirimiz aklımızdan çıkarmayalım.
Dostum İbrahim Özdabak ın karikatürü çok şey anlatıyor aslında. Bu konu da attığım bir twette de ne çok benziyor(( Musa nın önünde ikiye yarılan NİL Allahın izni ile darbecileri, soysuzları yutmayacak mı sanıyorsunuz?))