Devremülk sözleşmeleri ve cayma hakkı
Bu yazımızda son yıllarda adını sıkça duyduğumuz devremülk sözleşmeleri konusuna değinmeye çalışacağız. Hepimizin aşina olduğu üzere devremülk satışı, bir taşınmazın, yılın belirli zaman dilimleri için farklı kişiler lehine kurulacak ayni haklarla tescil edilmesidir. Bu yolla tek bir taşınmaz üzerinde yılın belirli bir haftasında tatil yapacak şekilde birden fazla şahıs hak sahibi olabilmektedir. Hak sahipleri söz konusu tarih aralığında taşınmazdan yararlanabilecekleri gibi, kullanmak istememeleri halinde tıpkı taşınmaz maliki gibi haklarını kiraya verebilmekte veya satabilmektedirler. Aynı şekilde hak sahiplerinin vefatı halinde bu hak mirasçılarına geçerek varlığını sürdürecektir. Öncelikle bu nitelikte bir sözleşmenin geçerli olabilmesi için resmi şekilde yapılması yani taraflarca noter aracılığı ile veyahut tapu dairelerinde imza altına alınması gerekmektedir. Satış işlemi sırasında tapuya/notere devremülk sözleşme metninin de sunulması şarttır. Aksi halde yapılan sözleşme geçersiz olacaktır.
Günlük hayatta karşılaşılan uyuşmazlıkların en büyük sebebi, devremülk satış firmalarının tüketicilere karşı kullandığı yanıltıcı reklam ve pazarlama yöntemleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Devremülk satış sözleşmesine imza atan tüketicilerin büyük çoğunluğu, ya yapılan daireleri hiç görmeden ya da yapılan geziler esnasında hazırlanan maketleri görerek satın alma işlemi gerçekleştirmektedir. Bu durum da hiç şüphesiz ilerleyen zamanda bazı anlaşmazlıkları ve hayal kırıklıklarını beraberinde getirmektedir. Her iki durumda da devremülk sahibi sözleşmeden cayma hakkına sahiptir.
Devremülk sözleşmesi yapılmadan en az bir gün önce satıcı firma tüketicilere ön bilgilendirme formu verme yükümlülüğüne sahiptir. Devremülk sahibi olmak isteyenlere vereceğimiz en önemli tavsiye ilerleyen zamanda bu hususta problem yaşamamak için, ön bilgilendirme formunun titizlikle incelenmesi olacaktır. Devremülk sözleşmesinin kurulmasını takiben 14 gün içerisinde tüketici, herhangi bir gerekçe göstermeksizin veya cezai şart ödemeksizin cayma hakkını kullanabilir. İmza altına alınan devremülk sözleşmesinde bu hususta farklı sonuçlar öngören maddelerin varlığı tüketicinin cayma hakkını ortadan kaldırmayacaktır. Eğer şözleşme yukarıda bahsetmiş olduğumuz şekil şartlarına aykırı olarak yapılmış ise alıcı, 14 günlük süre ile bağlı olmaksızın cayma hakkını kullanabilir. Alıcı cayma hakkını kullanmaya karar verdiğinde satıcı firmaya cayma bildirimini içeren bir bilgilendirme göndermesi yeterli olacaktır.
Devremülk sözleşmesinin alıcı tarafından feshedilmesinin ardından alıcının ödediği tutar ve onu borç altına sokan her türlü belge (bono, senet gibi) kendisine iade edilmelidir. Bu iadelerin gerçekleştirilmesi için satıcıya 14 günlük süre tanınmıştır. 14 günlük süre zarfında yapmış olduğu ödemeler ve borç altına sokan her türlü evrak kendisine iade edilmeyen alıcı dava hakkı elde edecektir.
Günlük hayatta sıkça karşılaşır olduğumuz devremülk sözleşmelerinden kaynaklı uyuşmazlıklara dair siz okurlarımıza kısa bir bilgilendirmede bulundum. Şüphesiz bu konuda yaşanacak anlaşmazlıkları en düşük seviyeye indirmek ve satış sonrası olası sürprizlerden korunmak için sözleşme şartlarını ve ön bilgilendirme formunu ayrıntılı olarak okumak, eğer mümkünse bir avukata danışmadan imza aşamasına geçmemek gerektiği kanaatindeyim. Gerek sözleşme öncesi gerek sözleşme sonrası süreç için daha ayrıntılı ve güvenilir bilgi almak, sorularınıza yanıt bulmak adına alanında uzman bir avukatla iletişime geçiniz.
Güzel bir hafta geçirmeniz dileğiyle, yeni yazılarda görüşmek üzere…
İletişim: av.tugbacig@gmail.com
