• BIST 9949.01
  • Altın 2962.961
  • Dolar 35.2472
  • Euro 36.7735
  • Manisa 14 °C
  • İzmir 12 °C
  • Merkez Radikal Kurs Bursluluk Sınavı 11-12 Ocak’ta
  • İlçe Tarım Müdürlüğünden Duyuru
  • Erkek Beden İşçisi Aranıyor
  • Yılbaşı Gecesi Rames Cafe’de Kutlanır
  • Akhisar Kaymakamlığından Kamuoyuna Duyuru
  • Özel Şefkat Ortaokulunda Bursluluk Sınavı
  • Bay-Bayan İşçi Alımı
  • Bayan Gıda Teknikeri Aranıyor
  • Bayan ve Bay Vasıfsız İşçi Aranıyor
  • Yeni Yöntem Ücretsiz Bursluluk Sınavı Başvuruları Başladı
  • KEY Performans Bursluluk Sınavı
  • Akhisar Kuzey Ege Özel Öğretim Kursu Bursluluk Sınavı
  • Deniz Kurs Merkezinde Bursluluk Sınavı
  • Akhisar Doğru Cevap Bursluluk Sınavı 4-5 Ocak’ta
  • İkinci el saç ve sandaviç panel bulunur

Eğitim-Sen, şiddete uğrayan kadınlar için mücadelede birleşiyoruz

Okunma Sayısı: 508
Eğitim-Sen, şiddete uğrayan kadınlar için mücadelede birleşiyoruz
Eğitim-Sen Akhisar Temsilciliği, 25 Kasım Kadına Şiddet ilgili Eğitim-Sen Lokalinde saat 17.00’de basın açıklaması yaptı. Demokrasi güçlerinin destek verdiği basın açıklamasını Eğitim-Sen Yönetim Kurulu üyesi Zehra Nergis Özdemir okudu.

Eğitim-Sen, şiddete uğrayan kadınlar için mücadelede birleşiyoruz
Akhisar Haber Ajansı

Eğitim-Sen Akhisar Temsilciliği, 25 Kasım Kadına Şiddet ilgili Eğitim-Sen Lokalinde saat 17.00’de basın açıklaması yaptı. Demokrasi güçlerinin destek verdiği basın açıklamasını Eğitim-Sen Yönetim Kurulu üyesi Zehra Nergis Özdemir okudu.

Zehra Nergis Özdemir okuduğu basın açıklamasının tam metni;

Haklarımız ve Hayatlarımız İçin Mücadelede Birleşiyoruz. Hem Türkiye’de hem dünyada hükümetlere başkanlık eden otoriter liderler, cinsiyetçi, dinci, milliyetçi ideolojileriyle kadının bedenine, kimliğine ve emeğine dönük saldırılarını sürdürüyor.

Sağ muhafazakâr iktidarların kadın bedeni üzerinden yürüttükleri kadın kazanımlarına dönük saldırılar arttıkça kadınların mücadeleleri de radikalleşiyor. İran İslami rejiminin kadın bedenini en önemli kontrol aracı olarak kullanması karşısında kamusal alanda başörtülerini çıkararak başlattıkları eylemler 2022’de MashaAmini’nin’nin ahlak polisi tarafından gözaltına alınarak işkenceyle katledilmesinin ardından İran’dan başlayarak tüm dünyaya yayılan saç kesme eylemleriyle isyana dönüştü. Geçtiğimiz haftalarda Tahran Üniversite’sinde AhouDaryaei, İran’daki kadın düşmanı rejimin bedenine dönük saldırısını kıyafetlerini çıkararak protesto etti. Hindistan’da bir stajyer kadın doktorun, çalıştığı devlet hastanesinde tecavüze uğrayıp öldürülmesi sonrası ülke genelinde kadınlar "geceyi geri alıyoruz" diyerek cinsiyet eşitsizliğine ve devletin almadığı önlemlerine karşı seslerini yükseltti.

Türkiye’de de yıllardır devam eden mücadelemiz geçtiğimiz aylarda önce Narin’e, Sıla bebeğe yaşatılanlar yine Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’in yarımşar saat arayla vahşice katledilmeleri kadınların öfkesini ve mücadele direncini arttırdı. Türkiye’nin tüm kentlerinden okul önlerinden üniversite kampüslerine, mahallelerden kent meydanlarına kadar örgütlü bir ses yükseldi.“KADIN CİNAYETLERİ MÜNFERİT DEĞİL, POLİTİKTİR”, şiddetin meşrulaştırılması erkek egemen sistemin yarattığı erkek şiddetini besleyen politikalarınızdır. İstanbul Sözleşmesi’ni fesh ederek, 6284’ü etkin uygulamayarak, kadınların güvenli ve güvenceli yaşamasına dönük politikalar geliştirmediğiniz gibi var olanlara saldırarak, erkek yargının cezasızlığıyla siz besliyorsunuz erkekliği.  Sizin şiddeti önleme sorumluluğunuzu yerine getirmemeniz karşısında bizler “JIN JIYAN AZADİ” diyerek kadının yaşam ve özgürlük mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz.

Kadın ve Çocuk Cinayetleri Artıyor:

Türkiye’de sadece 2024 Ocak ayından bu yana erkekler, 327 kadını ve en az 39 çocuğu öldürdü, 240 kadının ölümüyse “şüpheli” olarak kaydedildi. 2023’ün ilk on ayıyla kıyaslandığında 2024’te kadın ve çocuk cinayetleri, çocuk istismarı arttı, daha fazla kadın erkek şiddetine maruz kaldı. Geçtiğimiz yılın 25 Kasım’ından bu yana AKP-MHP iktidarı kadına aile dışında var olma imkânı tanımayan söylemlerinin yanı sıra kadın ve çocuk cinayetlerini, şiddet ve istismarı münferit olaylar ve bireylerin sapkınlıkları olarak değerlendirmeyi sürdürdü. Türkiye, OECD ülkeleri arasında erkeklerden fiziksel veya cinsel şiddet gören kadın oranının en yüksek olduğu ülke olarak kaldı.

Bu düzen erkek yargısıyla tetikçilerini, iyi halden, kanıt yetersizliğinden serbest bırakarak bir cezasızlık zırhıyla koruyor. Hayatta kalmak için kendini savunmak zorunda kalan kadınlara ise verebileceği en ağır cezaları veriyor. Kadına yönelik şiddetin sürmesini sağlayan ataerkil politikalarınızdır. Dini siyasallaştıran, siyaseti ise dinselleştiren politikalarınız eşit, özgür ve laik yaşama müdahaledir ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha da derinleştirmektedir. Bunu kabul etmiyoruz ve bu 25 Kasım’da da Mirabal kardeşlere dair hafızayı bugünlere taşıyarak, kadınların kolektif hafızalarını katletmeye çalışanlara karşı, geçmişten bugüne kararlılıkla mücadele etmeyi sürdürdüğümüzü yineliyor, “Haklarımız ve Hayatlarımız için Mücadelede Birleşiyoruz” şiarını yükseltiyoruz.

Kamu emekçisi kadınlar olarak erkek devlet şiddetine karşı her alanda yürüttüğümüz mücadeleyi emek, barış ve demokrasi mücadelesinden ayrı düşünmüyoruz. Halkları düşmanlaştıran, kutuplaştırıcı, ayrımcı politikalarla, militarist söylemlerle Kürt halkının seçme seçilme hakkı gasp edenlere karşı Hakkâri, Esenyurt, Batman, Mardin, Halfeti, Tunceli ve Ovacıklı kadınlarla yan yana olmaya devam ediyoruz. Kayyım uygulamaları ile kadın iradesinin en çok hayat bulduğu belediyelere kayyım atayarak irademizi gasp etmenize, kadın taleplerini içeren toplu sözleşmelerin feshedilmesine, hem belediye çalışanı kadınların hem de belediyelerden hizmet alan kadınların yararına düzenlemeleri iptal etmenize karşı mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz.

Halkın, emekçilerin, kadınların bütçe hakkını yok sayan, savaş ve rant politikalarına dayalı, toplumsal cinsiyet eşitliğini hesaba katmayan, sermayenin ihtiyaçlarına göre belirlenen bütçeyi reddediyor, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Bütçe talebimizle alanlarda olmaya devam ediyoruz.

Dünyada krizlerle daha da artan ekonomik eşitsizlikler ve tasarruf politikaları kadın emeğinin sömürüsünü katlayarak artırıyor. Türkiye’de de AKP/MHP iktidarının sermayeden, savaştan ve ranttan beslenen bütçe politikaları kadın yoksulluğunu derinleştiriyor. Her dönem açıklanan verilerde kadın işsizliği tüm işsizlik türleri içinde en yüksek orana sahip, İstihdama erişebilen kadınlar içinse güvencesiz, evden, kısmi zamanlı, parçalı ve esnek istihdam düzenlemeleri yaygınlaştırılıyor. Enflasyon, ücretlerdeki düşüş, vergilerin yüksekliği ve hergünyeni bir verginin icat edilmesinin yanında sosyal güvenlik sistemindeki değişiklikler, başta sağlık ve eğitim olmak üzere kamusal hizmetlerin paralı hale getirilmesi kadınları daha da yoksullaştırıyor. Ekonomik ve sosyal güvenceden yoksun bırakılmayı, yoksullaşmayı, güvencesiz- kayıt dışı çalıştırılarak sömürülmeyi, dünyanın bakımı da dahil tüm bakım yüklerini karşılıksız olarak yüklenmek zorunda görülmeyi, şiddet ve istismar tehdidi altında yaşamayı reddediyoruz.

ARTIK YETER!

Emeğimiz, bedenimiz ve kimliğimiz üzerindeki binlerce yıllık erkek egemen sömürü düzenine karşı Mücadelede Birleşiyoruz! Her gün erkek devlet şiddetiyle katledilen kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz! Sermayeye, ranta, savaşa aktarılan bütçeye karşı toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe hakkımıza sahip çıkmak için Mücadelede Birleşiyoruz! Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hala inşa edilmeyen kentlerde yaşayan kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz! Dünyada yükselen göçmen düşmanlığına, savaşlara, ırkçılığa karşı Mücadelede Birleşiyoruz! Ne giyeceğimizi, nasıl doğuracağımızı, nasıl yaşayacağımızı, erkeğe biat ve itaat etmemizi dayatarak bize sınır çizenlere karşı Mücadelede Birleşiyoruz! Nefret söylemini yaygınlaştıran aileci politikalarınıza, LGBTİ+’lara açıktan saldıran gruplara karşı Mücadelede Birleşiyoruz! İstanbul Sözleşmesinin fesih kararının geri çekilmesi 6284 sayılı yasanın etkin uygulanması için Mücadelede Birleşiyoruz!

Çocuklara yönelik şiddeti önlemeye yönelik Lanzarote Sözleşmesi’nin gereğinin yerine getirilmesi için Mücadelede Birleşiyoruz! Çalışma yaşamında şiddet ve tacizin önlenmesine dönük ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesine taraf olunsun ve sözleşme yürürlüğe girsin talebiyle Mücadelede Birleşiyoruz! İşsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, KHK’lerle gasp edilen çalışma hakkımıza karşı Mücadelede Birleşiyoruz! Ölüme karşı yaşamı, savaşa karşı barışı savunmak için Mücadelede Birleşiyoruz! Kayyumlarla gasp edilen seçme seçilme hakkına dönük saldırılar son bulsun, seçilmiş belediye başkanları eş başkanları kentleri yönetmeye devam etsin demek için Mücadelede Birleşiyoruz! Anadili yasaklarına, anadilde kamusal hizmetten yararlanamayan kamusal hizmet alırken ayrımcılığa, şiddete uğrayan kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz! Taleplerimizde ısrarcı, mücadelede kararlıyız! Haklarımız Ve Hayatlarımız İçin Mücadelede Birleşelim şiarıyla 25 Kasım’da alanlardayız!

Jın, Jıyan, Azadı! Kadın, Yaşam, Özgürlük! Yaşasın Kadın Dayanışması!

 Akhisar Eğitim-Sen Temsilciliği

kmo_0941.jpgkmo_0942.jpgkmo_0943.jpgkmo_0944.jpgkmo_0945.jpgkmo_0946.jpgkmo_0948.jpgkmo_0949.jpgkmo_0951.jpgkmo_0952.jpg

 

 

  • Yorumlar 0
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
REKLAM ALANI
  • Amerikan Kültür Dil Kursu
  • Amerikan Kültür Dil Kursu
  • Kuzey Ege Kurs
  • Kuzey Ege Kurs
1/20
Başlangıç Tarihi
Başlangıç Tarihi
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 Akhisar Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.