Eğitim-Sen; “Siyasi İktidarın Denetimine Girmesine Asla İzin Vermeyeceğiz”

Eğitim-Sen; “Siyasi İktidarın Denetimine Girmesine Asla İzin Vermeyeceğiz”
Akhisar Haber Ajansı -AHA

Eğitim-Sen, Akhisar İlçe temsilcilik ve Birleşik Haziran Hareketi ile birlikte Öğretmenevi önünde ortak basın açıklaması düzenlediler. Saat 12.30’da Şehit Teğmen Tahir Ün Caddesi girişinde toplanarak Öğretmenevi önüne kadar "Baskı, Zulüm İşkence İşte AKP", "Gerici Faşist Eğitime Hayır", Eğitim-Sen Türüyor Mücadele Sürüyor", Parasız, Bilimsel Laik Eğitim", "Susma Haykır Faşizme Hayır", "Faşizme Teslim Olmayacağız", "İç Güvenlik Yasası AKP Yalanı", Gün Gelecek, Devran Dönecek, AKP Halka Hesap Verecek", "Faşizme Karşı Omuz Omuza", sloganları atarak yürüdüler. Öğretmenevi önünde basın açıklamasını Eğitim-Sen Akhisar temsilci başkanı Ceyhun Çıtak okudu.

Ceyhun Çıtak'ın okuduğu basın açıklamasının tam metni;

                                            BASINA VE KAMUOYUNA

12 Eylül darbeci zihniyetinin günümüzdeki temsilcisi olan AKP iktidarı, başta eğitim sistemi olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarını kendi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda, tekçi, baskıcı ve otoriter uygulamalar üzerinden tüm topluma dayatmaktadır.

Yıllardır özellikle eğitim sistemi üzerinden hayata geçirilen ve pedagoji bilimine tamamen aykırı olan bilim düşmanı politika ve uygulamalar geçtiğimiz 12 yıl içinde tarihte hiç olmadığı kadar artmıştır. Okulöncesi eğitimden üniversitelere kadar eğitim sistemi, bilimin en temel evrensel gerçekleri yok sayılarak, iktidar tarafından sürekli istismar edilen dini kural ve referanslara göre düzenlenmektedir. Eğitimde 4+4+4 dayatması sonrasında gündeme getirilen karma eğitimi kaldırma girişimleri, öğrencileri imam hatiplere yönlendirme, normal ortaokullar içinde imam hatip sınıflarının açılması, reşit olmayan kız çocuklarının zorla başının kapatılması, okullara zorunlu mescit uygulaması, ders kitapları ve müfredatta dini söylemlerin kullanılması ve son olarak içeriği itibariyle din şurası şeklinde gerçekleşen 19. Milli Eğitim Şurasında alınan kararlar, bizler için bardağı taşıran son damla olmuştur.

Türkiye’de okullar ve üniversiteler başta olmak üzere, bütün eğitim kurumları, iktidarın ırkçı, mezhepçi, ayrımcı ve otoriter uygulamaları ile gerçek işlevlerinden hızla uzaklaştırılmıştır. Son olarak “iç güvenlik paketi” gibi örneklerini ancak faşist, totaliter rejimlerde göreceğimiz düzenlemelerle laik, bilimsel eğitim anlayışının yanı sıra eşit, özgür ve demokratik yaşam anlayışına karşı iktidar tarafından açık bir savaş ilanı söz konusudur. Laik olmayan bir eğitim sisteminin demokratik ve bilimsel olması, demokrasi, eşitlik ve özgürlük mücadelesine hizmet etmesi mümkün değildir. Gerçek anlamda eşit, özgür ve laik bir eğitim ancak demokrasinin, eşitliğin, temel hak ve özgürlükler alanının genişlemesi, bütün yurttaşların eşit haklar temelinde, barış içinde bir arada yaşaması ile mümkündür. Hiçbir toplum birbirinin aynı ve tamamen aynı düşünen, aynı inancı paylaşan, aynı değerleri benimsemiş insanlardan oluşmamaktadır. Devletin bütün inanç, kimlik ve dünya görüşleri karşısında eşit mesafede ve tarafsız olması gerekirken, sadece belli bir inanç sisteminin kural ve ibadetini okullarda bütün öğrencilere dayatması kabul edilemez. Devlet, kişisel bir alan olan inanç alanından elini tamamen çekmeli, inanç alanını kendi çıkarları için istismar etmekten derhal vazgeçmelidir. 

Eğitim sistemi ve okulların tamamen siyasi iktidarın denetimine girmesine ve egemen ideolojiye teslim edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Bugün ülke çapında gerçekleşen okul boykotları ve iş bırakma eylemleri siyasi iktidara yönelik toplumun vicdanının sesini yansıtmaktadır. Siyasi iktidarı, toplumu din, dil, mezhep ve kimlik farklılıkları üzerinden kutuplaştırma politikalarına son vermeye, kamusal, bilimsel, laik ve anadilinde eğitim karşıtı uygulamalarını derhal durdurmaya çağırıyoruz.

YAŞASIN DEMOKRATİK, LAİK, BİLİMSEL EĞİTİM MÜCADELEMİZ AKHİSAR EĞİTİM SEN

Eğitim-Sen İlçe temsilci başkanı Ceyhun Çıtak'ın okuduğu basın açıklamasından sonra; "Birleşik Haziran Hareketi" Akhisar Meclisinden Şafak Kurt'ta basın açıklamasını okudu.

Şafak Kurt'un okuduğu basın açıklamasının tam metni;

                                                    BASINA VE KAMUOYUNA

Haziran Hareketi’nin Boykot çağrısına AKP iktidarı gözaltı, baskı ve tutuklama tehdidi ile yanıt verdi.Tüm çalışmalar boyunca sürdürülen baskılar, Boykot’a son çağrı eylemlerinde yoğunlaştırıldı. İzmir’de, Haziran İzmir Yürütme Kurulu Üyesi Onur Kılıç, 11 Ocak eylemi bahane gösterilerek evinden göz altına alındı. Onur Kılıç, perşembe akşamı Şirin Payzın’ın konuğu olacaktı. CNN Türk’te İzmir Valisinin Boykot yasağını konuşacaktı. Kılıç’ın gözaltı gerekçesi olarak, Birleşik Haziran Hareketi’nin 11 Ocak eyleminde ‘Katil, Hırsız’ sloganını atmak gösterildi. Antalya’da Boykot çağrısı yapan 9 arkadaşımız gözaltına alındı. Baskıların ve engellemelerin sürdüğü Artvin’de de “Laik ve Bilimsel Eğitim için Boykot” standı açan Birleşik Haziran Hareketi Artvin Meclisi’nin standı ise yaklaşık 30 polis tarafından kaldırılarak 7 arkadaşımız; Ankara Eryaman’da Birleşik Haziran Hareketi’nin Boykot bildirisini dağıtan 7 arkadaşımız; İstanbul Çekmeköy’de ise Birleşik Haziran Hareketi’nin BOYKOT afişlerini asan ve bildiri dağıtan 5 arkadaşımız gözaltına alındı.

Peki bu gözaltılar neden yaşanıyor ? Akp Haziran Hareketi’nin bugünkü boykotundan neden bu kadar korkuyor? İktidarın korkusu, Haziran siyasetinin gücüdür. Diktatörün emir eri gibi davrananları uyarıyoruz. Bugün bekçiliğini yaptıklarınız yarın tepetaklak yuvarlandığında, sizin yaptıklarınız da hatırlanacaktır. Halkın eğitimde dinselleşmeye pabuç bırakmayacağı anlaşıldıkça paniğe kapılan iktidar ve onun memurları boşa çırpınmaktadır. Yola çıkarken söylemiştik kavgaya davetiniz kabulümüzdür diye. Sözümüzden dönmeyiz. Kavgadayız. Ayaktayız Boykottayız. Akp iktidarı yolsuzluklarının üzerini örtmeye çalışıyor. Ülkenin akarsularını ormanlarını dağını taşını sermayeye peşkeş çekilmesine duyulan öfkeyi hafifletmeye, on binlerce işçinin canını yitirmesinin sorumluluğundan kaçmaya çalışıyor, işlediği savaş suçlarının bir gün karşısına çıkmasından korkuyor. Halkın dini duygularını istismar ediyor. Toplumun tüm gözeneklerini dinle doldurdukça suçlarıyla hesaplaşmaktan kurtulabileceğini düşünüyor. Kendi güdümünde gerçekleşen eğitim şurası kararlarına dayanarak şimdi de zorunlu din derslerini anaokullarına indirmeye ve tüm okulların imam hatipleştirilmesinde yeni bir adım atmaya hazırlanıyor.

BUNA İZİN VERMEYECEĞİZ!

Görüyoruz ve haykırıyoruz: Çocuklarımızı gericiliğe sizin sapık planlarınıza teslim etmeyeceğiz. Zorunlu din derslerinin kaldırılmasını imam hatipleşmenin durdurulmasını talep ediyoruz. Aynı zamanda Laik, Bilimsel ve Parasız bir eğitim istiyoruz.

KARARLIYIZ!!

Türkiye’nin dinci gerici bir diktatörlüğe teslim edilmesine; halkımız madenlerde can verirken kendilerine saraylar yaptırmalarına; ekmeğimizin, doğamızın, yiyecek aşımızın yağmalanmasına karşı çıkıyoruz.

Dayanışma ile, mücadele ile, birlikte başaracağız.

BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ AKHİSAR MECLİSİ