Ekonomik Güç ve Kalkınma
Ekonominin temel hedefinde insanların refah düzeyini arttırmak ve yaşam kalitesini
yükseltmek vardır ki insanlar geleceğine dair güvenle bakabilsin. Bunun için bir ülkenin uzun
vadeli büyümesinde, sahip olduğu doğal kaynaklar, sermayesindeki artışlar, üretim alanları,
teknolojik gelişmeleri ve işgücünün önemi
büyüktür. Ekonomi, toprak gibi kaynakları en
verimli şekilde kullanarak, mal ve hizmetlerin
üretimini organize ederek, ilk olarak tarım
sonrasında üretim ve son olarak da hizmet,
ulaşım ve diğer ekonomik faaliyetleri
birleştirerek insanların sınırsız istek ve
arzularını ellerinde bulunan sınırlı imkanlarla
ve kaynaklarla doyurmak ve beslemektir.
Kaynaklarımız sınırlı, insan ihtiyaçları ise sonsuzdur. Ekonomi ise bu sonsuz ihtiyaçları en
verimli şekilde nasıl karşılanacağına dair sürekli çalışmakta ve organize etmektedir.
Bir ülkenin güçlü bir ekonomiye sahip olması, uluslararası ticarette liderlik, uzun vadeli
yatırımlar ve halkına ise refah sağlamaktadır. Örneğin, ABD dünyanın en güçlü ekonomisine
sahip bir ülkedir. İkinci sırada ise Çin vardır. Yoğun üretim kapasitesine sahip olan Çin,
dünyanın en büyük ihracatçısı konumundadır. İnovasyon çalışmaları ve teknolojik yatırımlar
ekonomik gücü daha da kuvvetlendirmektedir. Çin’i ise Japonya takip etmektedir. Japonya,
elektronik, otomotiv sanayi, telekomünikasyon gibi sektörlerde çok güçlü ilerlemektedir ve
büyük bir rekabet avantajına sahiptir. Pandemi sonrası yaşadığı ekonomik kriz ve personel
yetersizliği gibi sıkıntılardan dolayı Almanya yerini Japonya’ya bırakmış olduğundan dünya
liderleri arasında artık 4. sırada yer alsa da Avrupa’nın en güçlü ekonomisine sahiptir.
Üretimi, yüksek teknolojiye sahip şirketleri ve kaliteli mühendislik çalışmalarıyla Almanya,
Avrupa'nın ekonomik lideridir. En hızlı büyüyen ve önümüzdeki yıllarda birçok ülkeyi geçmesi
öngörülen ülkelerden birisi de Hindistan’dır. Yüksek genç nüfusu ve hızla büyüyen ekonomisi,
ülkeyi dünya genelinde önemli bir hale getirecek gibi görünmektedir. İngiltere, Fransa,
Brezilya ve Kanada gibi ülkeler büyük dünya liderlerini takip etmektedir. Öyle ki uluslararası
Para Fonu (IMF) Ocak 2024 Dünya Ekonomik
Görünüm analizinde, küresel ekonominin
"Şaşırtıcı derecede dirençli" olduğunun altını
çizdi. Küresel ekonominin 2023 yılına göre
2024 yılında %3,1 ve 2025 yılında ise %3,2
oranında bir büyüme öngörüldüğü kaydedildi.
IMF bu durumu "ABD ve bazı büyük yükselen
piyasalar ile gelişmekte olan ekonomilerdeki
dayanıklılığa ve Çin tarafından sağlanan mali
desteğe" bağladı. Dünya genlinde Enflasyonun
istikrarlı bir şekilde düşmesi ve büyümenin
devam etmesi ile IMF analizinde "Yumuşak
inişe doğru son alçalma" gibi bir açıklamada bulundu.
2024 yılın ilk aylarında mix yatırım, en makul olan yatırım şekli olduğunu ve bu yıl olabilecek
mix yatırımların borsa hissesi, devlet tahvili, euro Bond, döviz bazlı veya altın, gümüş bazlı
yatırımın olduğunun altını çizmiştim. Yılsonuna yaklaşırken yatırımcıların güvenli liman olarak
gördüğü altın ve gümüş yıl boyunca yükseldi. Öyle ki altının 2024 yılın ilk aylarında 1860 TL
civarındayken Ekim ayında 2900 TL’ye, gümüşün ise Ocak ayında 22 TL den Ekim ayında 30
TL’ye yükseldiğini görüyoruz. Bist İstanbul 100 endeksi ise 2024 Ocak ayında 7400 puan
civarındayken dün akşam 8800 puan ile kapanış yaptı. 2024 yılın ekonomik kapanışını ve
gelişmeleri yılsonunda tekrar hep birlikte göreceğiz.
Ekonomist Yaşam koçu