Kilolu geçen yılların süresi kalbi etkiliyor
Haber Merkezi
İnsanların yaşamı boyunca kilosunu sağlıklı bir düzeyde tutabilmesi, kalbin de ilerleyen yaşlarda sağlığını koruyabilmesi açısından oldukça önemli. Anadolu Sağlık Merkezi ile iş birliği içerisinde olan Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Hastalıklarından Korunma Merkezi Öğretim Üyesi Dr. Chiadi Ndumele 9000’den fazla kişiden toplanan klinik verilerle yapılan analiz sonucunda fazla kilolu veya obez olarak geçirilen yılların sayısının belirgin bir risk faktörü doğurduğunu belirterek, “Bu risk faktörü, hayatındaki daha çok yılı kilolu geçirenler, daha az yılı kilolu geçirenlere kıyasla ‘sessiz’ kalp hasarı denilen kimyasal belirteç testinde pozitif çıkma olasılıkları daha yüksek” açıklamasında bulundu.
Bilimsel araştırma sonuçlarına göre aşırı kilolu geçirilen yılların sayısı, kalp sağlığını etkileyecek kadar belirgin bir risk faktörü. Johns Hopkins araştırmasına katılanların, yıllar içinde belirli aralıklarla ziyaret edilip beden kitle indeksleri, kalp hastalığı öyküleri ve kanda yüksek hassasiyete işaret eden troponin düzeyleri açısından değerlendirildiğini anlatan Anadolu Sağlık Merkezi ile iş birliği içerisinde olan Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Hastalıklarından Korunma Merkezi Öğretim Üyesi Dr. Chiadi Ndumele, “Katılımcılardan ayrıca 25 yaşında kaç kilo olduklarına dair kendi beyanları da alındı. Bu sayede, genç erişkinlik döneminden ileri orta yaş ve yaşlılık dönemine dek vücut ağırlığı konusunda bilgi edinildi” dedi.
Fazla kilo kalp hastalıklarını 1 buçuk kat arttırıyor
Araştırmaya göre katılımcıların yaklaşık yüzde 23’ünün beden kitle indekslerinde ilk ziyaretten dördüncü ziyarete dek bir artış olduğunu belirten Kalp Hastalıklarından Korunma Merkezi Öğretim Üyesi Dr. Chiadi Ndumele, “3748 katılımcı kilolu, 3184’ü ise obez bulundu. Yüzde 5’lik bir kesimin beden kitle indeksinde düşüş vardı ve yüzde 72 kadarı da aynı kaldı” açıklamasında bulundu. Dördüncü ziyarette katılımcıların neredeyse yüzde 7’sinde, yani 623 kişide troponin düzeylerinin litre başı 14 nanogram veya daha yüksek düzeylere ulaştığını söyleyen Dr. Chiadi Ndumele, “Beden kitle indeksleri kilolu ve obez aralığına erişmiş olanlarda, troponin düzeylerinin litre başı en az 14 nanograma yükselme olasılığı 1,5 kat arttı, bu da bir kalp hasarı olduğunun göstergesi” dedi.
25 yaş sonrası kritik
Dr. Chiadi Ndumele, araştırmaya dair sonuçlara göre, insanların 25 yaşından sonraki vücut ağırlıklarının kalp hasarı ile bağlantılı olduğunu vurgulayarak, “Yaşamın daha ileri evrelerinde ölçülen troponin protein bize bu bilgiyi veriyor ve kalp hastalığı riskini azaltan olası bir faktör olarak uzun vade kilo kontrolünün önemini vurguluyor” şeklinde konuştu. Dr. Chiadi Ndumele, ayrıca yüksek kan basıncı, diyabet veya böbrek hastalığı gibi kalp hastalığına yol açan risk faktörlerinin bulunmasa bile, obez veya kilolu geçen yılların süresinin kalp hasarı olasılığını artırdığının altını çizdi.
Türkiye’de yılda 400 bin kişi kalp hastalıkları nedeniyle hayatını kaybedebilir
Türkiye’de genç nüfus yapısına karşın ölümlerin yüksek oranda görülmesi, önümüzdeki yıllarda nüfusun yaşlanması ile birlikte bu anlamda korkunç boyutlara ulaşabilecek bir patlamanın habercisi olabilir. Şu anda kabaca 65 yaş üzerindeki nüfus yaklaşık yüzde 5 kadarken önümüzdeki 10-15 yılda bunun iki katına çıkabileceği tahmin ediliyor. Buna paralel olarak kalp ve damar hastalıklarından ölümlerine 2020 yılına doğru 400 bin dolayına yükseleceği tahmin ediliyor.
Kalp hastalıklarının giderek artış göstermesi ile birlikte koruyucu sağlık önlemlerinin değerinin daha iyi anlaşılmaya başlandığını aktaran, Johns Hopkins Medicine ile iş birliği içerisindeki Anadolu Sağlık Merkezi’nden Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertan Ökmen “Sağlıklı beslenme, aşırı tuz kullanımının önüne geçilmesi, düzenli sağlık kontrolleri, spor, kan değerlerine dikkat edilmesi kalp sağlığını koruma tedbirleri arasında yer alıyor” şeklinde konuştu.
Kalp Sağlığı için öneriler
- Katı yağlar ve aşırı tuz tüketmeyin
- Sigara ve tütün ürünlerinden uzak durun
- Haftada en az 150 dakika egzersiz yapın
- Sebze, meyve, lifli besinler ve balık tüketin
- Düzenli sağlık kontrolü yaptırın