MİNİK KURŞUN
Hukukun üstünlüğü ,bireysel özgürlüklerin ve vatandaş olabilme yeterliliğinin
baş koşuludur. demokrasinin olmazsa olmazıdır. kişi temel hak ve
özgürlüklerinin devlet erki karşısında korunmasını sağlar.Hukukun üstünlüğü
ayrıca hukukun bağımsızlığını da gerektirir ki bu ikincisi olmadan birincisinin
pek anlamı olmaz ya da sadece lafta kalır .
Hukukun üstünlüğünün kabul edildiği ülkelerde polis öyle kafasına göre
gözaltına alamaz, kimseyi, tutukluluk ve hükümlülük ayrımları nettir kişi
aylarca hüküm almadan içerde tutulamaz, ayrıca hukuk kuralları herkese
uygulanır para ya da mevkii, güç ayrımı olmaz bu da hukuk önünde herkesin
eşitliğini getirir nihayetinde dediğim gibi özgürlüklerin, demokrasinin
temelidir. Hukuk kurallarına bağlı olmayan ve yargı denetimine de tâbi
olmayan devlet hiç bir zaman adil bir düzen kuramaz.Çünkü hukuk güvenliğini
sağlayamaz.
Hukukun üstünlüğü, devletin içindeki tüm mekanizmaların, önceden tespit
edilmiş bazı kanun ve kurallar içinde işleyen bir mekanizmadır. Adalet, herkese
hak ettiğini vermektir.
Her devlet kurumu, anayasanın ve diğer yasaların tespit ettiği görev ve yetkilere
sahiptir. Eşitlik ve özgürlük adalette birleşir.
Kimsenin anayasanın ve diğer yasaların tespit ettiği görev ve yetkileri, bu görev
ve yetkileri aşma, değiştirme gibi bir gücü yoktur.Ne hukukçuların ,ne de siyasi
erkin.
Hukuk, herkesin üstündedir ve dolayısıyla devlet "keyfi" değildir. Hukuk
devleti ilkesi, insan haklarına saygılı ve bu hakları koruyucu âdil bir hukuk
düzeni kuran ve bunu devam ettirmekle kendini yükümlü sayan, hukuk
kurallarına ve Anayasa’ya uygun davranan, bütün eylem ve işlemleri yargı
denetimine bağlı olan devlet demektir.
Hukukun üstünlüğü hiçbir siyası yada dini dinamiklerin etkisi altında kalmadan
ancak bağımsız bir yargı mekanizması ile mümkün olur. Hukuk kurallarına
bağlı olmayan ve yargı denetimine de tâbi olmayan devlet hiç bir zaman adil bir
düzen kuramaz.Çünkü hukuk güvenliğini sağlayamaz.
Bu nedenle devletin üç temel kurumu da yani YASAMA, YÜRÜTME ve
YARGI da hukuka uygun olmalıdır.
Hukuksuzluk bir kurşun gibi gelir toplumdaki her bir ferde. Toplumun bütün
fertleri kardeştir. Kurşunun kardeşler elinden gelmesi çok daha acı,kurşundan
bile zararlı. Minik kurşun geçtiği yerlerde ne varsa yalayıp yutuyor. Düş
bahçesinin düzenli kesilmiş erguvanlarının arasında karmaşa yaşatıyor. Dallar
birbirine doğru kayıyor ve karışıyor. Dallardaki bütün yapraklar üzüntülerinden
içeriye kaçıyor. Kaçmaya mecali olmayanlar kahrolup yerlere düşüyor.
Hadi ne olur hep birlikte Türkiye'yi Türkiye yapan bütün dinamikleri ve
farklılıkları ile kurşuna dur diyelim.Ülkemiz adına ,sevgili Ülkem adına.