AKHİSAR BÜYÜK BİRLİK PARTİSİ MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYLARINI AÇIKLADI!

Akhisar Büyük Birlik Partisi Milletvekili Aday Adaylarını Açıkladı!
AKHİSAR : (Kenan MOLLA)

Akhisar Büyük Birlik Partisi İlçe Lokalinde yapılan toplantıda BBP MKYK üyesi Tuncay Özfidan, Emekli öğretmenler Nedim Gerçek, Niyazi Özer, İşletmeci Gökhan Bayraktar, emekli Meteroloji teknisyeni Mehmet Savaşçı ve Emekli Zabıt Katibi Hasan Mumcu Milletvekili Aday Adaylıklarını açıkladılar.

Milletvekili Aday Adayı adına açıklamayı BBP MKYK üyesi Tuncay Özfidan yaptı. Tuncay Özfidan;” Sevgili Akhisar’lılar, sizlere 548. Çağlak Şenliklerinden, bu şenliği kutladığımız için sevinçli, bu şenliğin çıkış amacından; Kültür Bakanlığından para alabilmek için önce ismiyle, sonra cismiyle saptırılmış olmasının hüznüyle sesleniyorum: Malumunuz Çağlak Şenlikleri; Akhisar’ımızın yetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden biri olan Şeyh İsa Hazretlerinin ilim tahsilini bitirip şehrimize geri dönmesi üzerine, halkımızın ilme ve ilim insanlarına verdiği kıymetin göstergesi olarak doğmuştur. Maalesef ki; bugün geldiğimiz noktada Kültür Bakanlığından para alabilmek için “Şenliğin” adı “Festivale” çevrilmiş, Şeyh İsa hazretleri ise sadece lokma dökülerek anılır hale gelmiştir. Yaptığı ilimlerin irdelenmesiyse her zaman olduğu gibi bir başka bahara kalmıştır. Muhafazakar ve inançlara saygılıyız iddiasındaki 59.AKP hükümeti ise, güzelim “Şenlik” kelimesinin “Festival” kelimesiyle tekrardan değişimini hiç aklına getirmemiş ve öz değerimiz Şeyh İsa Hazretleri, Avrupa Birliği Hazretlerinin uyum yasaları ile yabancılara şirin görünme sevdasına feda edilmiştir. Şeyh İsa Hazretlerinin yıllarca peşinden koştuğu ilim-fen ve cari akıldan uzaklaşıldığından dolayı da şehrimiz; dört yıldan beri plan ve projelerden oluşan renkli-süslü ve yerel jönlerin resimleri ile donatılmış evrak-ı metruka kümeleri altında büyük köy olma yolunda dev adımlar atmıştır” dedi.

İller Bankasından alınacak borç para ile işin yapılmasına karşıyız!

Özfidan ”Hiçbir ihtiyaç yok iken eski garaja belediye hizmet binası yapma isteği doğmuş, İller Bankasından alınacak borç para ile işin yapılmasına ve bu borcun ödenmesi için belediyenin su gelirlerine el konulmasına karar verilmiştir. Böylelikle de yaklaşık yüzbin kişilik kasaba ve köy nüfusunun şehre ulaşması engellenmiş, pamukla su içer haldeki çarşı esnafının da çanına son ot tıkanmıştır.

Ben bilirimcilik, enaniyet ve kibir, insanı hem bu dünyada hem de ahirette hüsrana götüren kötü alışkanlıklardır. 59. Cumhuriyet Hükümeti olarak işbaşına gelen AKP, başörtüsüne hürriyet, İmam-Hatip ve Meslek Liselilerin ÖSS’de ki katsayı adaletsizliğini giderme, YÖK’ü kaldırma, çeşitli anayasa değişiklikleri, demokratikleşme ve yolsuzlukların hesabını sorma vaatleriyle işbaşına gelmişti.Bugün geldiğimiz noktada; başörtüsü hala yasak, İmam-Hatip ve Meslek Liselilerin ÖSS’de ki katsayı adaletsizliği daha da arttırıldı, YÖK daha da kurumsallaşarak diktatörlüğünü ilan etti, 1980 cunta anayasasında hiçbir şey değişmedi, demokratikleşme konusunda adım dahi atılmadı, yolsuzlukların üzerine gitmek yerine Hatay vilayetimizde AKP’li yöneticilerin yolsuzluğunu ortaya çıkaran bölge milletvekili AKP’den ihraç edildi, en son olarak da yine AKP il başkanının yolsuzluğu yüzünden Amasya milletvekili partisinden istifa etti. Son bir-iki yıldan beri ülkenin gündemi suni olaylarla meşgul edilirken Maliye Bakanının oğlu, bir gecelik kararname ile mısır ithal etti, kuş gribi yaygarası ile duran yumurta satışları yerine kurduğu tesiste sıvı yumurta  paketleyip bilinen ikinci bir voleye imza attı. Bu arada da elbiseci Ramsey firmasının sahibinin yıllık yüzbin dolarlık bursu ile Amerika’da okuyup adam olan Bay Başbakanın oğlu da boş durmadı ve 2,5 milyon dolara gemi satın aldı.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimini çoluk-çocuk oyununa çevirmiştir

Cumhurbaşkanını halk seçecek şekilde anayasayı değiştireceğiz vaadindeki AKP, 4,5 yıllık yönetimi süresince hiçbir değişiklik yapmamış, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde de yardakçısı CHP ile birlikte toplumu gerecek ve kamplaştıracak her türlü atraksiyonu gerçekleştirmişlerdir. Geçen yıl değişik beyanatlarla başlatılan bu süreçte Bay Başbakan, “-birilerinin eline çelik-çomak verdik, oynasınlar!...” gibi devlet ciddiyetine yakışmayan ifadelerle Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimini çoluk-çocuk oyununa çevirmiştir. Yine bu yıl Cumhurbaşkanı adayı açıklanması sürecinde İstanbul Kumkapı’da balıkçıları gezerken sorulan “- aday kim? “ sorusuna, balıkçıların cevap vermesini istemesi ciddiyetsizliğin ve enaniyetin doruk noktasını oluşturmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanı olacak bir şahsın Kumkapı’lı balıkçılara tespit ettirilmek istenmesi, kişinin kalitesini, kabiliyetini, basiretini ve izan’ını ortaya koymaktadır. Devlete ve devletin kurumlarına bu kadar üstten bakan ve kibirle yaklaşan Bay Başbakan bu kibrini:

-askerin başına çuval geçirildiğinde niye kullanmadı?
-Kerkük’te ki kırmızı çizgiler pembeleşirken nere deydi?
-Barzani it’i, Türkiye’yi her fırsatta tehdit ederken
-"beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısını mı dinliyor duyda duyamadı?

Ben söyleyeyim: Bütün bunlar olurken ve Güney-Doğu’da askerimiz,polisimiz ve vatandaşlarımız şehit edilirken, Irak’ı işgal eden Amerikan askerlerine “- ben, Irak’ta görev yapan Amerikan askerlerinin evlerine sağ-salim dönebilmesi için her zaman dua ediyorum..” diye açıklama yapan Bay Başbakan, dua ediyordu, dua!

Hristiyan alemindeki en şedit Türk ve İslam düşmanı Papa’nın heykeli önünde AB’ye giriş için imza atan, AB istiyor diye ülkemizin birliğini ve dirliğini bozacak uyum paketlerini TBMM’den bir bir çıkaran fakat iş kendi insanımızın demokratik ve insani taleplerine gelince de; “- gözünüzü toprak doyursun! “, “- ananı da al git! “ , diye hakaretler yağdıran, köyleri ihtiyarlara – şehirleri eşkiyaya teslim eden Bay Başbakan ve partisi, ülkemizi ve devletimizi bilerek ve isteyerek sürükledikleri bu kaos ortamında, bazı kendini bilmez cunta heveslilerinin yayınladığı muhtıra üzerine derhal mağdur ve mazlum rolünü ikinci kez sahnelemeye başlamışlardır. 2002 seçimlerinde tutan bu oyun 2007 seçimlerinde siz aziz milletimizce bozulacaktır. Çünkü; Cumhurbaşkanlığı seçim turlarında kendi parti milletvekilleri dışında oylamaya katılan diğer parti ve bazı bağımsız milletvekilleri Barzani’nin emir ve direktifleri ile katımıştır ki, bu hükümet onlarla işbirliği içindedir.

1999 seçimlerinden önce ABD tarafından paketlenip, idam edilmeme şartı ile Ecevit’e teslim edilen APO’dan sonra, 2007 seçiminden önce de Cemal Bayık ve Murat Karayılan ikilisi ABD+Barzani ittifakından, seçim yatırımı olarak teslim alınacaktır ki, bu hükümet onlarla işbirliği içindedir.Bugün Türkiye’de geçmişe göre iyiye gidiş yok. Her alanda ülkemiz bir çıkmaza ürükleniyor. En önemli sorun olan ekonomik göstergeler vatandaşın lehine değişmiyor. Son beş yılda borcumuz 180 milyar dolardan 380 milyar dolara çıktı. Artan bu 200 milyar dolar borçla elde edilen kaynak nereye gitti? Kime fayda sağladı? Ülkemizi 200 milyar dolar borca sokan bu hükümet diğer taraftan özelleştirmelerle de gelir elde etti. Vatan topraklarının parayla satılmasına imkân tanıdı. Ama elde edilen bu gelirden Akhisar’da ki vatandaşımız hiçbir fayda elde edemedi. Akhisar’da ki vatandaşımız hala aynı sıkıntıları yaşamaya devam ediyor. Hala insanımız doğduğu yerde karnını doyuramıyor. Bu paraların nereye gittiği belli olmaya başladı. 5 yıl önce dünyanın en zenginleri arasında 3 vatandaşımız vardı bugün 13 vatandaşımız var ki, bu hükümet onlarla işbirliği içindedir.

Geçmiş hükümetler zamanında da yolsuzluk yapılıyordu. Bu yolsuzluk haberleri gazete manşetlerinde boy boy yayınlanıyordu. Bugün geçmişin on katı yolsuzluk yapılıyor ama hiçbir gazete bunları yazmıyor. Nasıl yazacak ki. Daha 5 gün önce Petrol Ofisinin 2,5 katrilyonluk vergi borcu affedildi. Hükümetle pazarlık yapıp vergi borcunu affettiren medya mı yolsuzlukları yazacak? Ki, bu hükümet onlarla işbirliği içindedir.

Büyük Birlik Partisi sıradan bir parti değil

Büyük Birlik Partisi sıradan bir parti değil, BBP derin milletin gücü, derin milletin vicdanı, derin milletin irfanı, milletimizin gelecek özlemi ve milletimizin inanç ve değerlerinin teminatıdır. Bu teminat noktasında BBP Türk Milleti’nin geleceğinin ümidi olarak yeşermektedir, büyümektedir. Biz milletimize kendimizi adadık. Bir doğrunun imanı bin eğriyi düzeltir. Zulüm Azrail olsa hep hakkı savunacağız anlayışıyla hareket ettik ve bundan sonra da böyle yapacağız. Önümüzde çok zorlu bir dönem var. İktidar artık inisiyatifini kaybetmiş, abandone duruma gelmiştir. Havlu atacak bir noktaya gelmişlerdir. Şimdi birlikte çözüm üreteceğiz ve tıkanan siyaseti, milletimizin önünü açma çalışmalarımızı hızlandıracağız. Buna BBP’nin hazır olduğu yapılan son Kurultay’da görülmüştür. BBP olarak daha fazla meselelere sahip çıkmak, milletimizle birlikte milletimizin ihtiyaç duyduğu alternatif iktidarı gerçekleştirmek zorundayız.

BBP beyinleri ve ruhları işgal edilen Yurdumuzun ayakta kalan son kalesidir.

BBP yüzde yüz Türk Malı ve yüzde yüz yerlidir.

BBPTürkiye'yi Türksüzleştirmek isteyen gayri Türklerin korkulu kâbuslarıdır. BBP meydanlarda, ekranlarda bol keseden sallayıp millete hayal vaat eden sahtekârlara patlayacak şamarın sesidir. BBP, ırz, namus, ahlak, şeref yoksunu medya patronlarından emir, para ve destek alanların beyinlerinde patlayacak kan damarıdır. BBP Dağlarda Bozkurt, plazalarda Yozkurt, paçası sıkışınca Tozkurt olmayan Kürşad'ın son baskınıdır. BBP ihale, hortum, soygun, talan, vurgunların değil, Ülkü adlı güzele gönülden ve yürekten vurgunların aşkıdır.

BBP Cola’ya, rahata, iktidar nimetlerine talip olanların değil, çileye, zora talip olan uslanmaz ehilleştirilemez Bozkurtların bağımsızlık mücadelesidir. BBP, Haksızlık karşısında susanların değil zalim sultana dahi gerçeği kusanların Türkçe Haykırışıdır. BBP, Türkiye Türklere bırakılamayacak kadar önemlidir diyen Karen Fogg çocuklarına karşı Türkiye Türklerindir diye gürleyen bir Tufandır. BBP Türk'tür, BBP İslam'dır, BBP Vatandır, BBP Ülkücü Harekettir BBP Türk Milliyetçisidir, BBP Kuvayi Milliyedir, BBP Türkiye Cumhuriyetidir, BBP Gazi Mustafa Kemaldir, BBP Bağımsızlıktır, BBP Türk Milletinin Tek kurtuluşudur. İşte bu duygu ve düşüncelerle ben ve arkadaşlarım, milletvekili aday adayı olduk ve kıymetli hemşehrilerimizin takdir ve teveccühlerinin limanına demir attık. Cenab-ı Allah yar ve yardımcımız olsun” dedi.