"Türkiye, bugün 1938’in değil, 1919’un koşullarını yaşıyor. Gizli işgal’e dönüşen dışa bağımlılık, ulusal varlığı yok etmeye yönelen kalıcı sorunlar yaratıyor. Durumun ayırdına varanlar, henüz yeterince örgütlü değil. Gelinen noktanın sorumluluğunu taşıyanlar politikacılar, yadsımadıkları bu gerçeği, “küresel çağın zorunlu sonucu” ya da “karşılıklı bağımlılığın kaçınılmazlığı” olarak meşrulaştırmaya çalışıyor. Yoksullaşan örgütsüz halk, dostu düşmanı seçemiyor. Ekonomik çöküntüyle yaratılan kavram kargaşası ve yoksullaşma içinde Türkiye, göz göre göre parçalanmaya götürülüyor. Günümüzün somut gerçeği, ne yazık ki budur."(makaleden alıntı)GÜZEL45 belki bir fikrin olur diye buraya yapıştırdım.

güzel 45 kardeşim bak şu son seçimde görevli olduğum okulun bir sınıfında geçen konuşmayı iyi oku.o gün oyunu zarfa koyan bir yaşlı büyüğümüz,oyunu sandığa atmadan önce oyunu erdoğana verdiğini söyledi ve attı.kendisine burada siyaset yapma oyunu at ve git dedim, döndü neden erdoğana oyunu attığını söylemek istediğini anlatmak istediğini söyleyince ki o esnada sınıfta başka seçmende yoktu peki dedim söyle,dedi ki;bu adam ölüyede diriyede para veriyor,benim köyümde 3 oğlu olan bir arkadaşıma hiç biri bakmıyordu,sonra devlet buna evde bakım maaşı bağlamış şimdi 3 oğlu çevresinde pervane oluyor.peki dedim bu çocukların işi gücü yokmu yok köyde amele gidiyorlar dedi.yani demekki işi gücü olmadığından babasına verilen paraya muhtaç bırakılmış 3 oğul,demekki karnını doyurmaktan yoksun kalmış 750-800 tl.peşinde fır dönen 3 oğul. işte memleketi bu hale getirdiler.bakın çevrenizde bu durumların örneği çok hemde çok.doğru olan hangisi çocukların o yaşlı adamı bakmasımı?yoksa o ihtiyara verilen paraya göz dikecek duruma düşürülmesimi bu tespiti iyi değerlendirin boş laflarla demoğji yapmayın gerçekleri görün.

Mehmet 12:31 senin adın güzel ne diyeyim. Ben kimseye cevap vermiyorum. Ama sen alınıyorsun gördüm. Korkma, korkmaktan sonuç alınmaz. Bölünmüş Türkiye yi kimse istemez. Öyle bir şey olamaz. Sonuç güzel olacak. Varsayım üzerine konuşmayalım. Sonucu görelim bir kere. Bu Ülkede herkese aş var ekmek var.

GÜZEL45 kafasına göre takılıyor.Muhalif olarak gördüklerine ve okuduğu yorumlara makul mantıklı ikna edecek şekilde cevap vereceği yerde bak biz bunu bunu yaptık gibi yazı dizisi koyuyor.Empati yapmak yok.Ben bildiğimi okurum diyor.Evet halkı olduğu yerler var.Biz hepten yok demiyoruz.Muhtemelen sosyal medya üzerinde bir iki takip ettiği kişilerden alıp buraya koyuyor.Ama atladığı birşey var.Bizim söylediklerimizde gerçek.Yeni Türkiye derken unutma bölünmüş Türkiye olacak.Yukarda yapılan pazarlıklar hakkında ne senin ne benim bilgim yok.Çıkan torba yasaların sana bana faydasıda yok.Bak bakalım en çok kimlere yarıyor.Anayasa değişikliği yapılacak gibi görülüyor bak bakalım bu değişiklik için kimler aktörlük yapıyor.2015te ne demek istediğimi anlayacaksın.Buraya senaryo yazmak istemiyorum.

Hastanelere bir bakın. Randevu alıyorum ve saatinde gidip muayene oluyorum. Sabah 05.00 de hastaneye gitmiyorum ha. Engelli kardeşlerimize bir bakın. Fakirlere, 65 yaş üzerindekilere, şehir ve köylerde geliri olmayanlara bir bakın. Nasıl yardım ediliyor. Ey ahali bunları bir görün be. Benim köyümde emekli olmayan, para girmeyen ev yok. Yazı yazan arkadaşların bunları da bilmelerini isterim.

Türkiye de çok güzel şeyler oluyor. Kimsenin 100 yıllarca hayal bile edemeyeceği şeyler oldu ve oluyor. Olmaya da devam edecek. Enflasyon % 70 idi şimdi nerede bir bakın. Borç neredeydi ve nereye geldi. Hergün asker, polisimiz ölüyordu, ocaklar sönüyordu. Kimsenin evine ateş düşmesin ve düşmesini de istemeyiz. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Karşı düşüncede olanlar eski yollarda yürüsün, kara tren ile gitsin. Köprüden geçmesin. Marmaraya binmesin. Uçağa binmesin. Yokluklar, kıtlıklar olsun. O zaman hergün polis, asker ölsün öyle mi? Rahmetli Ecevit Köprüye karşıydı. Ama köprüyü hizmete almak ona nasip oldu anladınız mı şimdi? Benim gençliğimde bir ilçede 2 kişide taksi vardı. Vallahi şimdi bir evde eşinde, hanımında da araba var. 12 yıllık memur bir ev almış 2. evini de aldı. Altında arabası da var. Eşine de alacak. Etrafınıza bir bakın bakalım öyle değil mi? Kafanızı değiştirin veya eski Türkiye de kalın. O sizlerin bileceği bir şey. Kimseyi ikna etme diye bir görevim de yok. Muhalefet olmasın demiyorum. Ama doğruların da görülmesinden yanayım. Bilgilenmeniz ve faydalanmanız umuduyla.

Akşam yazarı Kurtuluş Tayiz: "Başarıda (CB Seçimi) Erdoğan kadar rol sahibi olan Öcalan'dır."

Türkiye gelir eşitsizliğinde dünya üçüncüsü. Zengin daha zengin fakir daha fakir.Dağdan inen teröristlere iş kredisi ve TOKİ’den ev http://sozcu.com.tr/2014/gundem/dagdan-inen-teroristlere-kredisi-ve-tokiden-ev-566949/ … Askeri-polisi şehit edenler devlet kesesinden ödüllendirilecek.Bugün fındığımıza, pancarımıza, tütünümüze dahi sözümüz geçmeyecek kadar egemenlik haklarımızdan yoksun bıraktırılmış bir konumdayız.Yüzlerce insanı şehit vermemize rağmen madenlerdeki yaşam odalarını kabul etmediğinizi ne kadar algı çalışması yaparsanız yapın unutmayacağız.Allah ın ayetleriyle dalga geçip Peygamber Efendimize KİBİR isnat edildiğini ve bu yüzden diyanet işleri başkanlığının bile fetva verdiğini unutmayacağız.Daha neler neler.Nasıl bir döneme denk geldik biz ya.

İktidar varsa Muhalefette olacaktır GÜZEL45.Demokrasi bunu gerektirir.Ha sen demokrasi yok benim dediğim dedik diyorsan o başka.Sen rahat ol.Kimse kimseye akıl verecek kadar üstün değildir.Herkes kendisine göre savunduğu fikirde kendine göre haklıdır.

Bazılarının kendini çok biliyormuş gibi anlatmasına yazmasına bayılıyorum."Bazı kendini bilmezler" falan diye yazıyorlar.Yazılana bakıyorsun bilgisi yok fikri var.Bir ordan bir burdan anlatmış sen anla demiş.Ne yapalım biz de he he diyoruz artık.Çok şükür Allahıma herşeyi olduğu gibi görecek akıl ve gözümüz var.Kimsenin yaşananları olayları allayıp pullamasına gerek yok.

manisada akparti genel secim olsa gene mhp birinci ugur aydemir cok ucuyor

ne şu parti ne bu parti tutarım.kimseyede sen şusun busun demem.her partinin içinde iyiside vardır kötüsüde.akhisar zeytin ile güzel 45 muhalif olduğunu düşündüğünüz kişileri anlamıyorsunuz.çünkü anlamak için gayret göstermiyorsunuz.kendi düşüncelerinizi anlatıp duruyorsunuz.yok öyle yok böyle diyip duruyorsunuz.aynı gemide olduğumuz için herkes yaşayarak öğrenecek.nasıl geçmiş yıllarda yaşananları bugün biraz daha berrak görebiliyorsak yarınlardada bugünleri daha rahat süzebileceğiz.Türkiyede biat kültüründen vazgeçilmedikçe siyasi partileri sorgusuz sualsiz eleştirmeden desteklendiği sürece bu düzen böyle devam eder.oynanan oyunların farkında olanlara Allah sabır versin.körü körüne oy verenlere de içinde bulunduğumuz vahameti idrak etmeyi Allah nasip etsin.ekonomik olarak yazdıklarınızı unutmayın bir yere not edin bugünkü büyüme rakamlarınıda yüzde dört bir yere yazın dış borcun on yıllık rakamlarını bir kenara yazın bir iki yıl içinde ne dediğimi ve endişelerimi anlarsınız.o zamana kadar satacak birşeyimizde kalmayacağı (sıcak paradan bahsetmiyorum bile) için suçu kime atacaksınız merak ediyorum.algı yönetimi ve bu medya ile nereye kadar zıplayacaksınız hakikaten merak içindeyim.lafla peynir gemisi yürümüyor.dediğim gibi aynı gemideyiz ve bu yükü sevabıyla günahıyla biz paylaşıcaz.

Bazı kendini bilmezler hala konuşuyorlar. Borç batağındaydık. Şu ülke nereden nereye geldi. 99 ve 2000 depreminde Hükümet 20 gün sonra Yalova da, Düzce de deprem olduğunu anladı. Deprem paraları hiç edildi, memura verildi. Yağ, şeker, petrol yoktu. İnsanlar polis, asker hergün öldürüyordu. Yol yoktu, Hava alanı, hızlı tren yoktu. Marmaray, köprtülere bir bakın. Boğaz 3 dakikada geçiyor. Marmara ya ben bindim, ülkeden feryat edenler bindi mi acaba? Manisa ya, 2 saatta gidemezdik. Şu yollara, hava alanlarına ve şü ülkeye bir bak. Yok yok. Bunları hala göremeyen gözler kör olur. Kumdan kafalarınızı çıkarın ve bir bakın. Görmek istemeyen görmesin ne yapalım. Hala aynı kafadaysanız, o zaman asker, polis arkadaşlarınız, kardeşleriniz ölsün mü diyeyim. Anlayana sivri sinek saz.