AKHİSAR'DAKİ DİLSİZLER DAVASI SONUÇLANDI

Akhisar'daki Dilsizler Davası Sonuçlandı
Akhisar Haber Ajansı - AHA

Manisa'nın Akhisar İlçesi'nde yanmış cesedi bulunan işitme ve konuşma engelli 21 yaşındaki Emine Girginer'in ölümüyle ilgili görülen davada, işitme engelli sanıklar 43 yaşındaki Selda K. ile kızı 20 yaşındaki Saadet K., ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Kendileri gibi işitme engelli olan ve olayda delilleri yok etmekle suçlanan diğer sanık D.D. ise beraat etti.

20015 yılı Şubat ayında, Akhisar Cumhuriyet Mahallesi Suyolu Mezarlığı Mevkisi'nde ot toplayan vatandaşlar, bir barakada yakılmış kadın cesedi gördü. Cinayeti çözmek için kayıplar listesinde bulunanları araştıran polis, yakılan kadının işitme engelli Emine Girginer olduğunu saptadı. Girginer'in en son birlikte görüldüğü hepsi de işitme engelli olan Selda K. ile kızı Saadet K., aile dostları D.D. gözaltına alındı. İşaret dili tercümanı aracılığı ile ifadeleri alınan şüpheliler, ilk olarak yanmış kadın cesedinin bulunduğu yere, ardından Hashoca Mahallesi 67 Sokak'taki evlerine götürüldü. Şüphelilerin evlerinde Olay Yeri İnceleme ekipleri bir dizi çalışma yaptı ve önemli ipuçlarına ulaştı. Yanmış kadın cesedinin bulunduğu bölgede ikinci bir ceset olduğu belirlenince, bu bölgede aramalar yoğunlaştı. İlk cesedin bulunduğu yere 100 metre uzaklıkta tarlada gömülen bir kişinin kemikleri bulundu. Kemikler buradan alınarak İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Yapılan araştırmalar sonucu yanmış cesedi bulunan kadının İzmir'in Seferihisar İlçesi'nde kaybolan sağır ve dilsiz Emine Girginer, 100 metre uzaklıkta kemikleri bulanan erkeğin de 15 aydır haber alınamayan sağır ve dilsiz Arif Altay olduğu belirlendi. Yaklaşık 6 ay süren DNA araştırmalarından ve testlerinden sonra kemiklerin, Arif Altay'a ait olduğu kesinlik kazandı. Torba içerisindeki aileye teslim edilen Arif Altay'ın kemikleri Selçikli Köyü'nde toprağa verildi.

İFADELERİNDE HERŞEYİ ANLATTILAR

Şüphelilerden D.D. ifadesinden sonra serbest bırakıldı ancak Selda K. ve kızı Saadet K., sorgusunda, olayları tüm ayrıntılarıyla anlattı. İşaret diliyle ifade veren Selda K., İzmir İşitme Engelliler Okulu'nda tanıştığı Emine Girginer'in yanlarına geldiğini, kendilerine küfür ettiğini ileri sürdü. Selda K., çıkan kavgada sinirlerine hakim olamayıp genç kızı elleriyle boğarak öldürdüğünü söyledi. Sağır ve dilsiz olan diğer sanık kızı Saadet K. da sorguda, annesiyle birlikte cesedi elektrikli motosiklet yardımıyla taşıyıp, evlerine yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki zeytinliğe götürüp benzin döküp yaktıklarını anlattı. Cinayetin işlenmesinin ardından bilet alıp İstanbul'a gittiğini belirten Saadet K., burada bir yakınlarının evinde üç gün kaldıktan sonra ilçeye döndüklerini de söyledi.

İKİNCİ CİNAYET SORGUDA ÇIKTI

Selda K. ile aynı mahallede oturan ve 2013 yılı Aralık ayında kaybolan sağır ve dilsiz 44 yaşındaki Arif Altay'ın da böyle bir cinayete kurban gitmiş olabileceğini değerlendiren polis, anne- kızı, bunun içinde çapraz sorguya aldı. Arif Altay'ın, gönül ilişkisi olduğu Saadet K.'dan başka bir kadınla da ilişki yaşadığı için 19 yaşındaki kardeşi Selim Burak K., tarafından boğularak öldürüldüğü saptandı.Toprak altında bulunan kemiklerin DNA testiyle Arif Altay'a ait olduğunun kesinleşmesiyle, torba içinde yakınlarına verilen kemikleri Selçikli Mahallesi'nde toprağa verildi.

İKİ FARKLI İDDİANAME HAZIRLANDI

Türkiye'yi şoka sokan soruşturmayı yürüten savcılık, farklı bir yöntem uyguladı. İlk olarak, Arif Altay'ın öldürülmesiyle ilgili iddianame hazırladı. Savcı, Saadet K.ve kardeşi Selim Burak K. hakkında, TCK'nın 81. maddesini içeren 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis istemiyle dava açtı.

Emine Girginer'in öldürülmesiyle ilgili ise ikinci bir dava açıldı. Bu davada da Selda K., kızı Saadet K. ve ve aile dostları D.D.,hakkında TCK'nın 82/1-b bendi uyarınca canavarca ve eziyet çektirerek kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Arif Altay'ın öldürülmesiyle ilgili Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava geçen ay sonuçlandı. Mahkeme sanıklardan Saadet K.'ya müebbet hapis, kardeşi Selim Burak K.'ya ise temyiz yolu açık olmak üzere 13 yıl hapis cezası verdi.

İKİNCİ DAVA DA SONUÇLANDI

Hem İşitme hem de konuşma engelliği bulunan Emine Girginer'i öldürülmesiyle ilgili Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanını üçüncü duruşması bugün yapıldı Duruşmaya, öldürülen Emine Girginer'in annesi Leyla Girginer, babası Mahmut Girginer, kardeşleri Buse ve Barış Girginer ile avukatları ile tutuklu sanıklar sanıklar Saadet K. ve Selda K. ile avukatları katıldı. Tutuksuz sanık D.D. ise duruşmaya gelmedi.

İşaret dili uzmanı eşliğinde ifadeleri alınan sanıklardan anne Selda K. ile kızı Saadet K., Girginer'i kendilerinin değil diğer sanık D.D.'nin öldürdüğünü ileri sürdü. Sanık Selda K., olay günü mutfakta yemek yaparken bir ses duyduğunu, bunun üzerine salona geçtiğinde D.D.'nin Girginer'i boğmaya çalıştığını, daha sonra kendisine işaret edip, "Sus yoksa seni de öldürürüm" diyerek tehdit ettiğini söyledi.

Selda K., olay sırasında kızı saadet K.'nin banyoda olduğunu da belirtip, D.D.'nin Girginer'in cesedini otomobiliyle götürdüğünü, sonrasında yaşananları ise bilmediğine de ifadesinde yer verdi.

Saadet K. ise olay sırasında banyoda olduğunu doğrulayıp, "Hiçbir şey görmedim. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.

İfadelerin alınmasını ardından verilen kısa ara sonrası kararını açıklayan mahkeme temyiz yolu açık olmak üzere anne-kızı ağırlaştırılmış müebet hapis cezasına çarptırdı. Dellileri yok etmekle suçlanan diğer sanık. D.D.'nin ise beraatine karar verdi.

Duruşma sonrası gazetecilere açıklama yapan Girginer Ailesi'nin avukatı Serpil Üner, adil bir karar çıktığını, sanıkların her seferinde farklı ifade vererek mahkemeyi kandırdığını, beden ve ruh sağlığı açısında kendini savunamayan bir kişiyi nitelikli öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezasını yerinde bulduklarını söyledi. Avukat Üner, sanıklardan D.D. için verilen beraat kararını ise temyiz edeceklerini kaydetti.

Hunharca öldürülen Girginer'in annesi Leyla Girginer ise adaletin yerini bulduğunu, çocuğunun kanının yerde kalmadığını söyledi.