26 Aralık 2024
  • Manisa14°C
  • İzmir14°C

AŞK…

Bahadır Yenişehirlioğlu

09 Ekim 2015 Cuma 18:17

Aşk…

Gerçekten seviyorsan, gerçekten inanıyorsan aşka, aşk bulacaktır muhatabını.

Aşk bilir ne zaman hükmünü vereceğini.

Sadece aşk bilir mührünü ne zaman vuracağını.

Aşkın süresi mi olur? Süresi olursa aşk mı olur? Usul usul yürür şah damarımızda aşk.

Aşktan ayrıldığında hiç mutlu olmadığını anlarsınya, işte o zaman başlar kızılca kıyamet.

Ben senden ayrılamıyorum. Senden uzak kaldığımda yaşamı sorguluyorum; geriye dönüşü olmayan yola girişindir bu ya, ben de aynen böyle hissediyorum. Dönüşü olmayan, çıkışı olmayan bir yol gibi fikrimin ziyanlarında kalıyorum senden ayrı kaldığım

anlarda” diyebilmektir aşk.

Aşk; sen ne büyülüsün. Seni yaratan ne güzel yaratmış.

Ey aşk sen olmasaydın biz ne yapardık? Bu dünya çekilmez olurdu.

Bunca acıya nasıl katlanırdık, bunca ölüme, sevgisizliğe.

Aşk sen bu kâinatın neresinde yaşarsın? Hangi zamanlar çıkar gelirsin? Kime geleceğini nasıl bilirsin? Sen nasıl bir varlıksın? Bunca güzelliği nasıl barındırırsın içinde? Çok uzaklardan gelip nasıl yürürsün damarlarımızda? Ruhumuza, bütün hücrelerimize sahip olma gücünü kimden alırsın? Bütün bu hükümranlığı nasıl kurarsın, topsuz, tüfeksiz, ordusuz? Kendinden bu kadar nasıl emin olabilirsin?

Zamansızdır aşk. Bu yüzden bütün aşklar ilahîdir. İnsanın insana olan aşkı da ilahîdir ve saygıyı hak eder.

Tanrı kendi ilminde saklı bulunan aşkla yaratmayı gerçekleştirdiği için, âşık olan insanoğlunun farklı kokular duyması ve diğer insanlardan farklı hissetmesi doğaldır.

Bu durum bilinçlenmenin ilk aşaması gibidir adeta.

Âşıklar dünyada Tanrı’nın mutlak aşkını görebilmek ve hissedebilmek için aşkla imtihan edilirler.

Kısaca kulda yaşanan aşk Allah’ı bilmenin ilk uyanış halidir. Bu yüzden aşka saygı duymak gerekir.

Yorumlar