23 Kasım 2024
  • Manisa22°C
  • İzmir20°C

BURSA DERGİLERİNDE GECE NÖBETİ

Tuncay Şen

02 Ocak 2017 Pazartesi 08:45

Bursa dergilerinde gece nöbeti

  Bursalı şair Nevzat Çalıkuşu’nun 2014 yılında Bursa Büyük Şehir Belediyesince ilk basımı yapılan “Başlangıcından Günümüze Bursa Dergileri” isimli kitabı beni üniversite yıllarıma geri döndürdü.

  Ama önce  Büyük Şehir Belediyesi başkanı Recep Altepe’nin kitabın sunumunda yazdıklarından alıntı yapacağım bir bölüm olacak:

  “Bursa, büyük medeniyetlerin buluşma noktası, köklü geleneklerin beşiği, tarihin her döneminde gerek coğrafi konumu gerek sosyal yaşam tarzı, gerekse ülke ekonomisindeki etkinliğinden dolayı sürekli ilgi odağı olmuş eşsiz bir şehirdir.

  Şehirleri farklı özellikleriyle akılda kalıcı hale getiren en önemli etkenlerden biri kültür sanat ve edebiyata yaptığı katkıdır. Bu alanlar şehirlerin tarihi kültürü ve mimarisiyle bütünleştiğinde zenginlik ortaya çıkar.”

  Dergiler hür tefekkürün kaleleridir der Cemil Meriç. Taşra dergileri edebi türlerden tarih araştırmalarına, siyasi kültürden ekonomi verilerine kadar geniş bir alandan arşiv niteliği taşır. Bu dergiler şehrin kültürel birikiminin zenginliğine işaret eder.

   Bursa da dergicilik serüveni 1886 da Nilüfer isimli edebiyat dergisi ile başlamış. Bugünlere kadar 250 den fazla dergi çıkmış, Bursa’nın sosyal ve kültürel yaşamına renk katmış.

   Araştırma konusu iddialıdır. Başlangıcından günümüze kadar çıkmış tüm Bursa dergilerine ulaşmak ciddi ve sabırlı bir araştırmayı gerektiriyor. Nevzat Çalıkuşu bu yönüyle takdiri hak eden başarıya imza atmış. Yazar aslında kitabın önsözünde  “ Bursa Dergiciliğine Giriş” olarak tanımlamış çalışmasını. Araştırmasını ilk dergi Nilüfer’den bugüne kadar ki çıkmış dergilere ‘kuşbakışı olarak onların genel seyrini sunmak‘ olarak tariflemekte.

  Nevzat Çalıkuşu Bursa da dergi çıkarmış, bir çok dergi ile ilişkide ve etkileşimde bulunmuş bir şair. Yıllardır kitapçılık yapıyor. Şu sıralar ‘Çalıkuşu sahaf’ ile Bursalı okurlara hizmet veriyor. Şiirlerini  ‘Çağrışım’, ‘Soluk’, ‘Uğraşın Sabahına Doğmayı Beklerken’ ve ‘İklimler Değişir’ isimli kitaplarında paylaştı. ‘En Güzel Bursa Şiirleri’ antolojisi ve Sinema yazıları isimli inceleme kitabı da bulunuyor.1886 da Bursa’nın ilk çıkan dergisi ile aynı ismi taşıyan bir dergi çıkarır. Başına ‘Yeni’ ekleyerek… ‘Yeni Nilüfer’ böylece doğmuş olur. Ben Nevzat Çalıkuşu nu başka bir dergiden anımsıyorum: İhsan Deniz ile özdeşleştirdiğim İpek Dili’nden.

Üniversite yıllarında takip edebileceğimiz bolca dergi çıkmaktaydı. ‘İpek Dili’, ‘İnsan Saati’, ‘İnkaya Çınarı’, ‘Ahenk’,’Yeni Biçem’, ‘Furkan Günlüğü’ aklıma ilk gelenler. Bu ve bundan önce çıkan dergileri okuyan takip eden Uludağ üniversitesi öğrencilerini de etkilemiş peşi sıra değişik fakültelerde dergiler çıkmaya başlamıştı.

  Tıp fakültesinde Bilim kulübü bünyesinde ‘Gece Nöbeti’ ni çıkaran ekipteydim. Ziraat Fakültesin de Sema Korkmaz’ ın içinde olduğu ‘Fotosentez’, UMED (Uludağ üniversitesi mezunlar derneği), Basın Kulübünün ‘Usça ve Dostça’, Eğitim fakültesinin ‘Yakamoz’u, Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulunun Sosyalce’si

  Kitapta yer almayan bir dergi daha arşivimden çıktı. Görükle öğrenci yurdunda basın gazetecilik kolunun çıkardığı ‘Arkadaş dergisi’. ( 1992-93 yılları)

  O yıllarda takip edip etkileşimde bulunduğum dergilerin hepsini kitapta görünce anılar depreşti. Okudukça heyecanlandım. Eserin 147 sayfasında heyecanım doruğa ulaştı. Bilim kulübü bünyesinde çıkardığımız Gece Nöbeti Dergisine yer verilmiş.

  Gece Nöbeti Dergisi, ‘Uludağ Üniversitesi tıbbi Bilimler Araştırma ve Geliştirme Kulübü’nün bülteniydi. 1995 de İlk yayın kurulunda Engin Çiftçi, Halil Tezcan ve Aydın Yıldız ile birlikte yer alarak günlerce hatta birkaç ayımızı alacak bir emek neticesinde çıkarmıştık. Her derginin ilk sayısını çıkarmak zordur. İkinci sayı ilk sayının yükünü taşıdığı için zorluğu sürer. Üçüncü sayıyla beraber dergiler artık ritme girer.. Kimler yazdı diye düşünüyorum. Aradan 20 yıl geçti unuttuklarımdan peşinen özür diliyorum:.Engin Çiftçi, Tuncay Şen, Halil Tezcan,Ali Mirza Önder,Aydın Yıldız,Ahmet Zeren,Murat Başar Gürbüz,Ebru Onuker, Koza Çubukçu, Lütfullah Beşiroğlu, Meki Kaya, Yücel Vurmaz, İmer Önder,Ece Baram,Taner Güven,Elif Vagas, Ferda Firdin, Refik Ayten,Nusret İnci,Özgür Aytaç, Veysi Ekinci,Miray Sabriye Köroğlu…İlk iki sayının yayın kurulundaydım. Mezun olunca bayrağı devrettik. Ama Engin Çiftçi tüm sayıların değişmez genel yayın yönetmeni olarak devam etti.

  Yıllardır Engin Çiftçi’ye ulaşmaya çalışıyordum. Ben bulmaya çalışırken o beni buldu. O da beni arıyormuş. Hemen Gece Nöbeti ni konuşmaya başladık. Benim tek başıma çıkardığım Mozaik dergisi dahil oldu sohbete. Aradan 20 yıl geçmesine rağmen anıların berrak oluşuna şaşırdık. Çıkarılmış 4 sayıyı saklayan kimler vardı? Kimler dergiyi unutmadı ve neler yaparız derken, dergiye yazı yazmış tüm yazarlara ulaşmaya karar verdik. Kısa sürede sosyal medyanın yardımıyla 23 kişiye ulaştık. Herkesi bir heyecan sardı. İnternet ortamında dergi grubu kurduk. Dergi ile ilgili paylaşımlar yapmaya başladık.Hangi sayıda kim ne yazmış, birkaç günde bir yayınlıyoruz. 20 yıl önce böyle sağlam yazılar , şiirler yazmış olmak hepimizi şaşırtıyor.Dergimiz her sayı 1000 adet basılırdı. Biz her sayıyı Edebiyat çevrelerine ve gazetelere gönderirdik. Bazı gazetelerde dergimiz hakkında çıkan değerlendirme yazıları arşivimden çıkmaya başladı. Bu arada dağınık arşivimden dergi sayılarını bulmakta zorlanmaya başladım. Her ihtimale karşı Uludağ üniversitesi rektörlük kütüphanesinden Aykut Bayraktar’a ulaştım. Kendisi bana arşivden eski sayıları yolladı. Dergiler yoldayken kendi arşivimden dergiler çıktı. Bu günlerde öyle çok mutluyum ki kelimeler kifayetsiz kalıyor duygularımı anlatmakta.

  Gece Nöbeti  Dergimiz 4 sayıdan sonra bir daha çıkmadı. Oysa son sayıda veda yazısı yazılmamıştı. 20 yıl sonra Bilim kulübü ve dergi yayın kurulunda yer alanlar ile tüm yazarlar dergi değerlendirmesi yapacağız.

   Nevzat Çalıkuşu nun kitabı beni anılara sürükledi. Heyecanlandırdı, mutluluk verdi. Aradan geçen yirmi yıl sonra yeniden dergiyi kaldığı yerden çıkarabilir miyiz diye konuşmaya başladık.

   Bursa dergileri hakkında daha önce Cevat Akkanat’ın değerlendirmeleri olmuştu. Başkalarının sizi değerlendirmesinden daha önemlisi sizin kendinizi değerlendirmenizdir. Sizin değerlendirmenizin üzerine başkalarının değerlendirmeleri eklenirse anlam kazanır.

   Şair İhsan Deniz’e 15 yıl yeni sayısını çıkarmadığı İpek Dili’ni kendisine sorduklarında, “kapanmadı bunu deklare edip kapanacak, “ Öteden beri kapanış sayısı hazırlamayı düşündüğünü ama kısmet olmadığını; şiir çevrelerinin kapandı gözüyle baktığı dergisinin 10-15 yıl sonra kapanış sayısını çıkararak “kapandık” demesi hayli komik bulunacaksa da olsun, bizim komedimiz de bu olsun! “ demiştir.

  Cemil Meriç kapanan her dergi için “kaybedilmiş bir savaş, hezimet ve bir intihar” değerlendirmesi yapmıştır.

    Gece Nöbeti Dergisi dördüncü sayısında kapandık dememiştir. Deklare etmemiştir.20 yıl sonra da olsa Gece Nöbeti Dergisi ailesinin ‘ortada kalan’ dergileri hakkında konuşma değerlendirme yapma ve akibeti hakkında karar verme sorumluluğu vardır.

   Savaşı kaybedip hezimete mi uğradık, intihar mı ettik, yoksa yola devam mı edeceğiz?

Tuncay Şen

drtuncaysen@gmail.com

Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti
Bursa dergilerinde gece nöbeti

Yorumlar