28 Aralık 2024
  • Manisa4°C
  • İzmir5°C

EĞİTMEN

Mesut Avcı

15 Nisan 2021 Perşembe 10:46

Eğitmen

“Otlar böcekler gibiydikAcılarda gökyüzü..”İsmail Hakkı Tonguç

Kültür Bakanlığı(Maarif Vekaleti);
Eğitimi örgünleştirmek için öğretim seferberliğine,
Öğretimi yaymak için öğretici seferberliğine girişti.
Olanaklar kısıtlıydı.

Yüzde sekseni köylü olan yurdumuzda nereden başlayacaksın?
Şehirlerdeki Muallim mektepleriyle başlandı.
Şehir çocuklarını mı yollayacaksın köylere?
Uyuşmadı.
Yetmedi.

Tonguç Baba gibi eğitim savaşçılarının girişimiyle;
21 Eğitim Fabrikası kuruldu.
Köy çocuklarından eğitmen yetiştiren fabrikalar.
Köyden gelip köye gidecek Eğitmen yetiştirme.
Köy Enstitüleri kuruldu.

Öğret;
Okumayı,tarımı,zanaatı,sanatı,sağlığı.Vatan,Ulus sevgisini.

“Sürer,Eker biçeriz güvenip ötesine,
Milletin her kazancı, Milletin kesesine,
Toplandık baş çiftçinin Atatürk ün sesine,
Toprakla savaş savaş İçin ziraat cephesine.
Biz Ulusal varlığın temeliyiz,köküyüz.
Biz yurdun öz sahibi,efendisi köylüyüz”

Darı gibi serpildi yurdumuzun en uç köşelerine,
Donanımlı köy çocuklarıyla ;uzun soluklu uğraşa.
Çağı yakalamaya,doğmaları geri kalmışlığı, karanlığı aydınlatmaya.

İlk mektepten sonra 5 yıl eğitilip mezun olan eğitmenler;
Kasketli, kıravatlı, sinek kaydı tıraşlı,ütülü pantolon ,gömlekli,siyah boyalı ayakkabılı eğitmenler,
Kadın Eğitmenler de;tayyörlü, siyah çoraplı,kalın topuklu ayakkabılı,taranmış saçları,sade makyajıyla Güler yüzlü eğitmenler tahta bavullarını sırtlayıp patika köy yollarından köylerimize ulaşır oldular.

Gübre tepesinde, yakacak tezeğe, kuru baklagile yemişe, bahar otlarına, bir iki baş tavuk,davara ,kağnıya ,karasabanla endeksli köylerde uyanmaları horozlara bırakmamaya,
Köpeği kediyi korumacı yapmış, afsunlamayla iyileşen her şeyi Allah a havale etmiş toplumdan,
Çağı yakalayacak nesiller yetiştirmeye gelmişti Eğitmenler.


Çıktı da;
Eğitmenim!
Köy çocukları ,taşın suyunu çıkardı.
Sanatçı,yazar,bilim adamı,eğitimci çıktı.
Anadolu’nun ölü toprağını kazıdılar yeşerttiler.
Üreten ,düşünen toplum çoğalmaya başladı başlamasına..

Paylaşmaya ortak halk çoğaldıkça;
mutlu azınlık ,toprak ağaları rahatsız oldu.
“Gülün dikeni var”deyip yok sayma yollarını ürettiler.Düşmana gerek yoktu.Biz bize yettik.

Kapattılar;
Köy Enstitülerini.

Öğretmenliği icat ettiler.Öğretmenlik memurluk oldu.Eğitmenlik,Milli Eğitim Bakanlığının tabelasında kaldı.

“Biz eğitimi,yüzyıllarda ki gibi biat kültürüyle telafi ederiz” dendi.
İçinden ruhu söktüler.Matematikten koparıp,Aritmetik yaptılar.

Kitap okumayan,enstruman çalmayan,şiir yazmayan,fotoğrafı resimde yeğleyen,
Çocuğu ;fabrika ayarlarını yönetir gibi gören öğretmen yetiştirip,biatın toplumu yapan konuma geldik.

Milli Eğitiminin amaçlarını ;yaz boz tahtasına çevirdiğimiz son zamanlarda;
Eğitimin neresindeyiz?

İçimizden;edebiyatçı,ressam,müzisyen,sporcu,mimar,bilim adamı,çağdaş din adamı çıkarmanın neresindeyiz?

Ahlakın,Saygının,İnançlara bağlılığın,Paylaşmanın,Yasalara uymanın,Trafiğin,Kanaatın,Yardımlaşmanın neresindeyiz?

Büyük başarımız;
Halkın, yüzde seksenini şehirli yapıp betona hapsederek tüketici yapıp,köyleri boşaltıp tarımı,efendiyi toprağa gömdük.

Köy Enstitülerin ruhu ; neredesin?
17 Nisan 2021

img_0605-001.jpgimg_0606-001.jpgimg_0609.jpgimg_0610.jpgimg_0611.jpgimg_0612.jpgimg_0613.jpgimg_0614.jpgimg_0616.jpgimg_0617.jpg