MİLLİ EĞİTİMDEN VELİLERE KARNE UYARISI
Yarıyıl tatili öncesi öğrenciler arasında karne heyecanı yaşanırken, milli eğitim yetkilileri karnedeki kötü notlar nedeniyle çocuğun suçlanmaması için velileri uyardı.
19 Ocak 2012 / 15:52
Milli Eğitimden Velilere Karne Uyarısı
Haber Merkezi
Yarıyıl tatili öncesi öğrenciler arasında karne heyecanı yaşanırken, milli eğitim yetkilileri karnedeki kötü notlar nedeniyle çocuğun suçlanmaması için velileri uyardı.
"Karnenin Olumsuz Olması Öğrenciyi Mutsuz Ederken, Ailenin Çocuğu Cezalandırıcı, Toplum İçinde Küçük Düşürücü Davranışları, Çocuğun Özsaygısını Tümüyle Azaltacaktır" Yaklaşan yarıyıl tatili öncesi öğrenciler arasında karne heyecanı yaşanırken, milli eğitim yetkilileri karnedeki kötü notlar nedeniyle çocuğun suçlanmaması için velileri uyardı.
İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili Cafer Tetik, bir çocuk için en değerli hazinenin, anne ve babasının onu sevdiğini ve değer verdiğini bilmek olduğunu söyledi. Yarıyıl tatilinin yaklaşmasıyla birlikte öğrenci ve velilerde karne heyecanının şimdiden başladığını ifade eden Tetik, ''Karne, kimi öğrenciler ve aileler için sevinç kaynağı olurken kimileri için de üzüntü kaynağı olabiliyor. Özellikle başarısız olarak kabul edilen karne notları nedeniyle kendine güveni zedelenen çocuklar, farklı duygu ve düşünceler içine girebiliyor. Akrabaların, komşuların merakla sorduğu karnenin olumsuz olması öğrenciyi mutsuz ederken, ailenin çocuğu cezalandırıcı, toplum içinde küçük düşürücü davranışları, çocuğun özsaygısını tümüyle azaltacaktır'' diye konuştu.
Kişiliğine yönelik suçlamaların, çocuğu bu zorluklarla baş edemez hale getireceğine işaret eden Tetik, ''Zaten senin okumaya niyetin yok, senden adam olmaz'' şeklindeki konuşmaların da çocuğun gelecek adına beklentilerinin azalmasına yol açacağı uyarısında bulundu. Çocuklara neleri yapamayacaklarından çok nelerin yapılabileceğini anlatmak gerektiğini vurgulayan Tetik, ''Olumsuz ve eksik bulduğumuz davranışlar yerine olumlu bulduğumuz ve beğendiğimiz yönlerini vurgulamak, çocuğumuza daha çok motivasyon sağlayacaktır'' şeklinde konuştu.
Tatil, Sosyal İhtiyaçlarını Karşılama Fırsatı
Kışın yoğunluğuyla sürekli bir şeylerin yetiştirilmesi telaşının aile bireylerinin birbirlerinden biraz uzak kalmalarına neden olduğunu dile getiren Tetik, "Okula giden çocukların erken yatmaları ve erken kalkmaları gerekmektedir. Anne-babanın işten gelmesi, yemeğin hazırlanması, çocuğun ödev telaşı, yatma saati telaşı, erken uyanma, servisi yakalama telaşı derken; genellikle aile bireyleri keyifli bir şey için bir araya gelememekte ve tüm aktiviteler görev gibi yapılmaktadır. Okulların kapanması ile birlikte öncelikle zaman kısıtlaması ortadan kalkar. Anne-babanın çocuğu kontrol etme kaygılarının azalacağından ilişkilerin daha keyifli bir hal alacağını ifade eden Tetik, "Çocuklar ilgi duydukları aktivitelere yönelirler, sevdikleri oyunlar oynarlar, anne babalarından oyun talep etmeye başlarlar. Çocuklar da aileler de başka ailelerle ve arkadaşlarıyla daha fazla vakit geçirme fırsatı bulurlar. Bu nedenle herkes daha keyiflidir. Tatil özellikle hem anne-babanın hem de çocukların sosyal ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için önemli bir dönemdir. Çünkü iş, okul gibi zorunluluklar bazen sosyal yaşamın kısıtlanmasına neden olur ve sosyal yönü zayıf kalan kişiler, hem daha huzursuz ve mutsuz olurlar hem de bu duygularını paylaşma ortamları olamadığı için bazı psikolojik sıkıntılar yaşayabilirler" yorumunu yapıyor. Tatil döneminde çocukların okul döneminden farklı olarak hedef olmaktan da çıktıklarına değinen Tetik, "Okul döneminde ister istemez her program ve düzenleme çocukların okul saatine ve ödevlerine göre ayarlanmaktadır. Bu nedenle programdaki aksamalar hep çocuk üzerinden konuşulur. Tatille birlikte çocuklar da aileler de daha rahat olmaya, daha rahat sosyal planlar yapmaya başlarlar" dedi.
Birlikte Plan Yapın
Tetik, ailelere tavsiyelerini şöyle sıralıyor: "Birlikte sosyal programlar planlayın. Sevdiğiniz dostlarınızla, arkadaşlarınızla, mümkünse açık havada bir araya gelin ve çocuğunuzun da sevdiği kişilerle ve arkadaşlarıyla vakit geçirmesi için imkân oluşturun.
Okul döneminde yaşadığı öğrenme ve ders sorunları varsa, bunları hafifletmeye yönelik düzenli bir program hazırlayın. Örneğin her gün kısa da olsa okuma-yazma ve akademik konulara yönelik bir çalışma saati olsun. Ancak bu programı yeniden bir baskıya ve sıkıntıya dönüştürmeyin. Günün kalan diğer kısmının birlikte keyifle geçmesine özen gösterin. Keyifli aktiviteleri çalışmanın sonrasına koyarsanız çalışmak için motive edici bir unsur olabilir.
Çocuğunuzun oyunlarını dikkatle gözlemleyin; oyun ortamı çocukların kendilerini en iyi ifade ettikleri ortamdır. Onların kaygılarını, sevinçlerini, üzüntülerini, korkularını, oyunlarını gözlemleyerek anlayabilirsiniz. fark ettiğiniz duygularını daha rahat ifade etmeleri için ortam hazırlayın. Olumsuz duyguları için onları yargılamayın, eleştirmeyin.
Özellikle kışın çocuklarıyla fazla vakit geçiremeyen babaların yarıyıl tatilinde bunu telafi etmeleri mümkün olabilir. Çocuğunuzla bol zaman geçirin, onu dinleyin, kendi duygularınızı anlatın. Sizi etkin, problem çözen, gerektiğinde övmeyi bilen, kendisini destekleyen ve zorluklar karşısında yüreklendiren bir baba olarak model alma fırsatı verin.
Esprili olun. Çocuklar problemlerin ele alınış biçimi esprili olduğunda problemin çözümüne daha fazla katılırlar. Ancak esprili olmak çocukla veya içinde bulunduğu durumla dalga geçmek şeklinde olmamalıdır. Bunun yerine, durumun kendisinden hoş ve esprili bir yan bulmaya çalışılmalıdır.
Çocukların davranış problemleri karşısında hemen cezalandırıcı ve uyarıcı olmak yerine davranışa neden olan duygunun ne olduğunu anlamaya çalışın ve bu duyguyu çocukla konuşun" dedi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2003 Akhisar Haber