SES, ŞİDDETİN HEDEFİ OLMAK İSTEMİYORUZ
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Akhisar Temsilciliği üyeleri saat 12.30'da Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi Poliklinikler girişi önünde, son günlerde Sağlık emekçilerine karşı işlenen şiddeti kınayan basın açıklaması yaptı. B
27 Ekim 2014 Pazartesi 15:42
SES, Şiddetin Hedefi Olmak İstemiyoruz
Akhisar: (Kenan MOLLA)
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Akhisar Temsilciliği üyeleri saat 12.30'da Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi Poliklinikler girişi önünde, son günlerde Sağlık emekçilerine karşı işlenen şiddeti kınayan basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını SES Akhisar temsilcilik yönetim kurulu üyesi Ali Saraç okudu.
Ali Saraç'ın okuduğu basın açıklamasının tam metni;
ŞİDDETİN HEDEFİ OLMAK İSTEMİYORUZ....
Bugün burada bitmek tükenmek bilmeyen ve hemen her gün farklı coğrafyalarda farklı şekillerde meydana gelen sağlık emekçilerine karşı işlenen şiddetin hastanemizde yaşanmasından kaynaklı yine alanlarda yine bu duruma öfkeli olduğumuzu haykırmak için toplanmış bulunuyoruz.
Bugün burada şiddetin hedefi olmamak için toplanıyoruz. Bugün burada şiddet görmemek için, bugün burada ölmemek için toplanıyoruz.
Dr. Ersin Arslan Gaziantep’ te bir hasta yakını tarafından bıçaklanarak katledildi. Aradan iki yıl geçmesine rağmen sağlık çalışanları her gün ülkenin dört bir yanında şiddet görmeye devam ediyor. Son iki yıl içinde genç bir sağlık emekçisi olan Dr. Melike ERDEM, sisteme isyanını kendi canıyla ödedi. Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde Yoğun Bakım Hemşiresi Rabia Önal öldüresiye dövüldü. Kaymakamın dövdüğü doktor, Hastane Müdürü’nün kovaladığı sağlık çalışanı, emniyet güçleri ve Başhekimlerin saldırısı, hasta ve hasta yakınlarının yerlerde tekmelediği hamile doktor...
2000’li yılların başında başlatılan “Sağlıkta Dönüşüm” fiyaskosu maalesef ki; sağlıkta yıkım, dayak, taciz ve ölüm haline dönüşmüştür.
Hastayı müşteri, sağlık emekçilerini tezgahtar olarak gören bu uygulamalara tüm kitle örgütlerinin karşı çıkmasına rağmen bu uygulama devam etmektedir.
Devam ederken de Türkiye’nin il ve ilçelerinden gün geçiniyor ki kavga, yaralanma, taciz ve ölüm haberleri gelmesin.
İşte bu saldırılara bir yenisi daha eklendi, Hem de burada, yanı başımızda. Sağlıkta verimli bir ekip hizmeti vermeye çalışanlara karşı başlatılan bu şiddetin bir yenisi daha tarihe kara bir leke olarak düşecektir.
-Geçen hafta hastanemizde yaşanan bu talihsiz olayı kınamak için buradayız.
-İş yerlerimizde daha verimli daha sağlıklı hizmet vermek için buradayız.
-Akşam olunca evimize ailemizin yanına darp edilmemiş bir şekilde gitmek için buradayız.
Evet bugün buradayız. Çünkü geçen hafta hastanen meydana gelen ve doktor Veysel Yavuz’a uygulanan saldırıyı protesto etmek için buradayız.
Acile gelen bir hastanın kardiyoloji polikliniğine yönlendirilmesinde sonra, direk polikliniğe girmiş doktor da; içeride hasta olduğunu biraz beklemesi gerektiğini söylemiş. Ancak hasta yakını tarafından bize bakmak zorundasın diyerek sinkaflı cümleler kurarak doktor arkadaşımızı darp etmişlerdir. Kardiyoloji uzmanı Dr. Veysel Yavuz 10 gün rapor almış ve durumu savcılığa bildirmiştir. Olayın yaşanması bizleri üzmüştür ve kaygılarımız arttırmıştır. Çünkü can güvenliğimiz kalmamıştır. Böylesi bir ortamda nasıl sağlıklı işler yürütebileceğiz. Artan hasta sayısını fırsat bilenler, eleman eksikliklerini gidereceklerine, vatandaşla sağlık çalışanlarını karşı karşıya getirmesi tesadüf değildir. Sağlıkta yıkım projesini hayata geçirmeye çalışanlar, bu durumun kirli yüzünü göstermemek için hasta ve hasta yakınları ile çalışanları karşı karşıya getiriyorlar.
Tüm olumsuz şartlara rağmen tek düşüncesi, en iyi sağlık hizmetini vermek olan sağlık emekçileri, bu zulmü hak etmemektedir.
Bugüne kadar yaşananlardan ders çıkaramayan iktidar, henüz bu kaos ortamını ortadan kaldıracak yasal değişikliklere gitmemiştir.
Gitmemekle birlikte adeta” Performans, Mobing ve Kadrolaşma” ile bu kaos ortamına çanak tutmuştur. Buradan iktidara bir kez daha sesleniyoruz.
1- Sağlık politikaları planlanırken, başta sağlık emekçileri olmak üzere sendikalar, TTB, Diş Hekimleri vb. kitle örgütlerinin görüşleri mutlaka alınmalıdır.
2- “Performans, Mobbing” denen çağ dışı uygulamalardan derhal vazg4iİnielidir.
3- Şiddet ortamına zemin hazırlayan tüm olumsuzluklara karşı yasal önlemler alınmalıdır.
4- Hükümet, siyasetçiler ve yöneticiler “Sağlık Çalışanlarını” itibarsızlaştıran, küçük düşüren, hedef gösteren kışkırtıcı üslubu ve açıklamalarından vazgeçmelidir.
5- Kadrolaşma yerine liyakat esas alınmalıdır.
Son olarak sendikamızın öteden beri savunusu olan;
Herkese Eşit, Nitelikli, Parasız Sağlık Hizmeti verilmelidir.
Sağlık Hakkı Parayla Satılmamalıdır.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2003 Akhisar Haber