Sonbahar Dönemi Şap Aşılamasında Sona Gelindi
Haber Merkezi
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yılda iki dönem uygulanan kampanyalı aşılamalardan olan şap aşısı, Akhisar sınırları içerisindeki büyükbaş hayvanların tamamına ay sonuna kadar uygulanacaktır. İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü personeli Veteriner Hekimleri, Akhisar’daki bütün mahalleleri ve büyükbaş hayvanı olan bütün işletmeleri tek tek gezerek hayvanların tamamına aşı uygulaması yapmaktadır. Aşılama öncesinde ve sırasında şap hastalığının önemi hakkında üreticilerimize Veteriner Hekimler tarafından detaylı olarak bilgi verilmektedir.
Akhisar Kayalıoğlu Tarım Merkezi Veteriner Hekimi Şahin Kartal’dan alınan bilgiye göre; ihbarı mecburi olan bu hastalık,
ŞAP HASTALIĞI
Halk arasında tabak hastalığı olarak bilinen, bütün çift tırnaklı hayvan türlerinde görülebilen bulaşıcı bir hastalıktır. Sığırlar, domuzlar, koyunlar ve keçiler hastalığa çok çabuk yakalanırlar. Öncelikli olarak hayvanın ağız içi, tırnaklar, memeler, işkembe de çeşitli (kesecikler) yaralarla karakterizedir. Hayvan, yaşına ve cinsiyetine göre hassasiyet gösterir. Şap hastalığının etkeni bir virüs olup, birbirinden farklı 7 tipi mevcuttur.
Bulaşma
Hasta hayvanların sağlamlara teması, idrar, gübre, süt, sperma ile bulaşma olur. Ayrıca hastalık etkeninin bulaşmış olduğu deri, yem, yataklık, ot, su, bakıcı, nakil vasıtaları, hastalıklı etlerden yapılan salam, sosis, gibi ürünler ile fare, kuş, yılan, kaplumbağa, gibi taşıyıcılarla da bulaştırma mümkündür.
Şap, sürüler arasında direk temas ve havadaki virüsün teneffüs edilmesiyle bulaşıyor. Sap virüsü, karada rüzgar yoluyla kilometrelerce uzaklara taşınabiliyor. Suda ise mesafe daha da artıyor. Hasta hayvanların hareket etmesi şapı ayrı sürülere bulaştırabiliyor. Araçlar, aletler, tarım ürünleri ve insanlar da taşıma görevi görüyor. Virüs uzun süre etlerde,iliklerde, iç organlarda ve pastörize edilmemiş ürünlerde yaşayabiliyor.
Hastalık Belirtileri
İçi su dolu kabarcıklar ilk belirtiler. Diğer belirtiler arasında ise topallık, uyuşukluk, iştah kaybı ve sütten kesilme bulunuyor.
Hastaların ağızlarından ip gibi salya akar, ateş 40 -41 C, ağız şapırdatması ve sütten kesilme, dilinde, dişetlerinde, dudağın iç kısmında mercimek veya fındık büyüklüğünde su keseleri (veziküller) görülür. Takip eden günlerde ayak tırnak aralarında, memelerde, boynuz diplerinde, burunda enfekte yaralar oluşur.
Tedavi
Hasta hayvanların ağız, ayak ve memelerinde meydana gelen yaraların çabuk iyileşmesi için antiseptiklerle yıkanması yanında, güçlü antibiyotikler ve pomatlar tatbik edilerek iyileşme hızlandırılır.
Sürü tedavilerinde, ahırın kapısına 15 -20 cm derinlikte uygun uzunlukta beton havuzlar yapılarak, içerisine %2 lik çamaşır sodası veya %5 lik formolün göz taşı doldurarak hayvanlar içerisinden geçirilir.
Hayvanlarda Koruyucu Önlemler:
1. Aşılar soğuk zincir içerisinde taşınmalı ve kurallara uygun tatbik edilmeli
2. Yeni satın alınan hayvanlar en az 10 gün karantinaya alınmalı.
3. Ahırlara hayvan bakıcısından başkasının girmemesi, bakıcının ahırda özel elbise, çizme kullanması
4. Sağım öncesi ve sonrası malzemelerin mutlaka sıcak su ile yıkanması
5. Hastalıklı bölgelerden asla hayvan alınmamalı
6. Ölen hayvanların yakılarak yahut derin çukurlara gömülüp üzerine kireç dökülmeli, kullanılan, malzemeler 70-80 C0 kaynatılmalıdır.