Ticaret Borsası Başkanı Alper Alhat, marketlerde 20 liranın üzerinde zeytinyağı görmek istemiyoruz
Akhisar Haber Ajansı - AHA
Akhisar Ticaret Borsası Başkanı Alper Alhat ve Hisar Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Gürmen, Bloomberg TV’de İş Dünyası Programını sunan Hande Berktan’ın konuğu oldu.
Üretimi milattan 5 bin yıllar öncesi dayanan barışın, bolluğun ve bereketin simgesi zeytin ve zeytinyağının ekonomik değerinin konuşulduğu programda özellikle büyük bir üretici olmasına karşın zeytinyağı fiyatları neden yüksek neden kişi başı tüketim düşük, markalaşma yolunda neler yapılmalı ve bu yıl ki rekolteler konuşuldu.
Kurların yükselmesi ile birlikte bir çok hammaddenin de fiyatlarında yükselme meydana geldiğini belirten Akhisar Ticaret Borsası Başkanı Alper Alhat üretici fiyatlarının da bir miktar yükselmesi beklenilen bir rakam olduğunu vurguladı. Üreticinin bu konudan memnun olduğunu ifade eden Alhat, “hem zeytin hem de zeytinyağında üretici memnun. Biz bugün bir çok konuyu konuşacağız ama öncelikle zeytin ve zeytinyağı konusuna geldiğimizde ülkemiz zeytin üreten ülkeler arasında tüketim konusunda sofralık zeytinde sıralamada ilk üçte, ama zeytinyağına baktığımızda en sonuncu sıradayız. Neden zeytinyağı tüketmiyoruzu da konuşmamız lazım. Geldiğimiz noktada zeytinde çok iyi bir noktaya gidiyoruz, zeytinyağında da aynı başarıyı görmek istiyoruz. Bunlar için neler yapmamız lazım kısacası bunları bahsedeceğiz” dedi.
Üretici kısmında yer alan Hisar Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Gürmen, üreticinin çıkış fiyatlarından memnun olduğuna vurgu yaparak sözlerine başlayarak, yıllardan beri oldukça sıkıntılı dönemler geçirildiğini işaret etti. Ürünün ihracat odaklı bir ürün olduğu için bu çerçevede de fiyatlarda da bir miktar yükseklik olduğunu belirten Gürmen, “buna sadece fiyat yüksekliği olarak bakmayalım. Bugün Türkiye zeytin tüketimini yeniden tanımladı. İnsanlar zeytinin ne kadar sağlıklı ve önemli bir ürün olduğunu gördüğü için tüketim noktasında da üretimden daha fazla artış oldu. Biraz da biz bu fiyat yüksekliklerini tüketiciye ulaşma noktasında buna bağlıyoruz. Bizim üreticimizden çıkan bir ürünün tüketici ile arasında ne kadar büyük bir fark olduğunu gündeme getirmek isterim” dedi.
Üreticiden tüketiciye gelen farkın büyüklüğüne değinen Gürmen, “Tabiki bunu alan ve işleyen buraya bir finans maliyeti olan emek sarf edenler bu işten ekmek yemesi gerekiyor, bunlar da önemli. Markette bu işi yapan inanların da bir para var kazanılması gerekiyor. Bugün üreticiden 7 liraya çıkan sofralık zeytin tüketiciye 25 ila 30 liraya kadar yansıyor. Burada ne kadar bir fire, ne kadar finans maliyeti, ne kadar bir emek olsa ne olursa olsun marketçinin karını da koyduğumuz zaman burada bir yanlışlık olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bunu sadece üreticiye bağlamamız gerekiyor, buradaki aradaki kar marjlarının çok ciddi manada revize edilmesi gerekiyor. Zeytincilikte mutlaka prime geçilmesi gerekiyor. Zeytinyağında bugün nasıl bir prim destekleniyorsa, eğer zeytinde de böyle bir prim söz konusu olursa bu aradaki oluşan katma değerler maalesef kayıt dışı kalıyor. Bu karlar devlet nezdinde mali açıdan görünmüyor, dolayısıyla eğer zeytinde bir prime geçildiği zaman tahmin ediyorum ki bunların çok daha farklı olacağına inanıyorum” dedi.
Dünyada zeytin tüketiminde iyi durumda olduklarını ifade eden Ticaret Borsası Başkanı Alper Alhat, “Akhisar’da biz ciddi bir sanayiyiz, bugün Türkiye’de zeytin konuşulunca neden Akhisar olduğunu hatırlatma isterim. Çünkü biz bu işin yatırımını da çok iyi yapan şehiriz. Bütün yatırımcılar Akhisar’da Zeytin İhtisas Organize Sanayi Bölgesinde toplanmaya başladılar. Bir ürünü çok hijyenik ürettiğinizde tuz derecesini de düşük yapabiliriz. Akhisar zeytini o yüzden tuz derecesi daha düşük, zeytinyağına geldiğimizde konu şu; bizin geçen haftaki Dünya Zeytin Günü Akhisar kutlamalarımızda da dile getirdiğimiz konu şu. Bizim raflarda 20 liranın üzerinde zeytinyağını görmek istemiyoruz. Çünkü tarımsal ürün karlılıkta bir çok üründe de bu şekildedir. İşte bunu fındıkta da görüyorsunuz bu rakamları, bu bizim tüketim düşüklüğümüzden mi yoksa tüketimi arttıramadığımızdan dolayı mı. Burada bir döngü var, Bu döngünün anahtarını bir yer de bastırmak lazım. Şimdi biz bu programdan sonra telefon, çok mail ve çok mesaj aldık. Hatta hafta sonu bir market 2 litrelik bir yağı 40 liraya satmaya başladı biz de teşekkür ettik. Ama bunu bize bir lütuf olarak sunmasınlar, bu olması gereken bir şey. Bu Türk halkını yemek istediği fiyat zaten. Geriye döndüğünüzde bize çok güzel şeyler geldi, bir marketin bir tanesinden bir yazı geldi, biz 3 aydan beri zararına satış yapıyoruz, sırf sektörde zeytinyağı satılsın diye müşterilerimizi kaybetmemek için yapıyoruz diyen yazılar da geldi. Biz bu arada sektör liderleri ile de telefon ile konuştuk, Zeytindostu Derneği bu konuda bize desteklerini iletti. Biz burada bir şeye dur diyebilirsek, tüketimi arttırabiliriz diye düşünüyorum. Sessiz kaldığımızda yarın rakamlar alıp başını gideceğini de biliyoruz” dedi.
(BG)