Türk Eğitim-Sen, geleneksel iftar yemeğini Zeytinli Bahçe'de verdi

Türk Eğitim-Sen, geleneksel iftar yemeğini Zeytinli Bahçe'de verdi
Akhisar Haber Ajansı-AHA

Türk Eğitim-Sen Akhisar İlçe Temsilciliği 12 Haziran Pazartesi günü kalabalık bir üye ve misafir katılımı ile “Geleneksel 20. Yıl Sonu (İftar) Yemeği”ni Zeytinli Bahçe'de gerçekleştirdi. Gecede emekliye ayrılan Türk Eğitim-Sen üyeleri memur Ali Aktaş, öğretmenler Süleyman Şahan, Demirşah Demir, Recep Taşdelen ve Hanife Çiçek'e plaket ve çiçekleri KAMU-SEN İl başkanı  Bekir Dağıstan, Türk Eğitim-Sen Manisa Şube Başkanı Mustafa Atalay, Genel sekreter Kudret Aktaş, Zübeyde Hamın ilkokul müdürü Adnan Efe ve Türk Eğitim-Sen İlçe Temsilci başkanı Cihan Küçükaydın tarafından verildi. Gecede Ayşegül Haşlamalar’ın okuduğu “Bayrak” Şiirinde duygulu anlar yaşandı.

Yemeğe KAMU-SEN İl başkanı  Bekir Dağıstan, Türk Eğitim-Sen Manisa Şube Başkanı Mustafa Atalay ve Yönetim Kurulu, TÜRKAV Manisa İl Başkanı Osman Kurtulmuş, MHP Belediye meclis üyesi Halil Aktaş, Akhisar Ülkü Ocakları Başkanı Çağlar Arabacı, yönetim kurulu üyeleri, öğretmenler ve davetliler katıldı.

Genel sekreter Kudret Aktaş'ın İftar duasından sonra sunuculuğunu Türk Eğitim Sen ilçe yönetiminden Arif Yaşar’ın yaptığı yılsonu (iftar) yemeğinin açılış konuşmasını İlçe temsilcisi başkanı Cihan Küçükaydın, yaptı.

Cihan Küçükaydın;" Türk Eğitim-Sen Akhisar İlçe Temsilciliği olarak düzenlediğimiz Geleneksel 20. yıl sonu yemeğimize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Mübarek ramazan ayınızı kutlar Yüce Allah’tan nice ramazanlara kavuşturmasını dilerim. Kişileri ve kurumları yaşatan ilkeleri ve duruşlarıdır. Türk Eğitim-Sen ,İlkemiz önce ülkemiz ilkesi ile yola çıkmış; güne göre güce göre duruşunu ve ilkelerini değiştirmemiş gücünü kanunlardan ve üyelerinden almaktadır. “Türkiye Sevdamız Ekmek İçin Kavgamız” sloganıyla çıktığımız sendikal mücadelede ülkemizin ve üyelerimizin çıkarları dışında hiçbir önceliğimiz olmaksızın sizlerden aldığımız güçle sizin için mücadele ediyoruz. Bu güne kadar verdiğiniz destek ve güç ile hak mücadelemize devam ettik bundan sonra da öyle olacak. Bizi biz yapan en önemli özelliklerimizden birisi de vefadır. Bizler ne emekliye ayrılan ağabeylerimizi,ablalarımızı unuttuk ne de ebediyete intikal eden Nedim abileri, Süleyman Hocaları rahmetli il başkanımız Recep Başkanı unuttuk. Allah hepsinden razı olsun ve onlara rahmeti ile muamele etsin. Görüyorum ki emekli abilerimiz ablalarımız da bizi unutmamışlar bugün aramızdalar. Hoş geldiniz sefalar getirdiniz bizleri mutlu ettiniz. Ülkemiz zor günler geçiriyor,her gün içimiz yanıyor. Askerlerimiz polislerimiz şehit oluyor son olarak 9 Haziran günü Batman’da karne töreninden dönerken hain teröre şehit verdiğimiz Stajyer öğretmenimiz meslektaşımız Şenay Aybüke öğretmenimize Allah’tan rahmet diliyorum. Katılımınızdan dolayı hepinize teşekkür eder ,biraz sonra plaket takdimi yapacağımız emekli öğretmenlerimize emeklilik yaşamında sağlık ve mutluluklar diler,çalışma yaşamlarında sendikamıza Türk Milli Eğitimine katkılarından dolayı şükranlarımı sunarım. Sözlerime son verirken bütün eğitim çalışanı arkadaşlarıma güzel ve mutlu bir yaz tatili dilerim. Sağ olun, var olun. Şimdi huzurlarınıza yaşı küçük ama kocaman yürekli bir arkadaşımı çağıracağım. Kendisi bana yıl sonu yemeğinde bir şiir okumak istediğini söyledi. Ben de sizin adınıza kabul ettim.

Gecede konuşan Türk Eğitim-Sen Manisa Şube Başkanı Mustafa Atalay;” Türk Eğitim Sen’in cefakar, vefakar, onurlu ve yürekli üyeleri çok saygıdeğer hanım efendiler, bey efendiler, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. 11 ayın sultanı; rahmet, bereket ve mağfiret ayı ramazanı şerifin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Dualarınızı ve oruçlarınızı Allah kabul etsin. İftarınız hayırlı olsun. Allah, ağız tadı, gönül huzuru, sağlık ve mutluluk versin. Bizleri sizlerle buluşturan Akhisar ilçe temsilcimize ve yönetimine, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Akhisar ilçe temsilciliğimizin geleneksel hale getirdiği bu yılsonu yemeğinin 20.sinde sizlerle birlikte, aynı ortamı, aynı sofrayı paylaşmaktan onur duyuyorum. Değerli dostlar, zor bir süreçten ve dönemden geçiyoruz. Sendikal mücadelemizin zorluğunu ve bu zorluğun yanında nelerle uğraştığımızı hepimiz iyi biliyoruz. Biz, bu yolda ne zor olanı seçtik ne de kolay olanı. Biz, doğru olanı seçtik. Onun için doğrudan ve haklıdan yana olmanın zorluğunu yaşarken onurunu ve gururunu da yaşıyoruz. İşte bizler, sizlerin desteğiyle bunu başarmaya çalışıyoruz. Kendinizle ne kadar gurur duysanız, ne kadar övünseniz azdır. Çünkü siz, her türlü teklife, tehdide, baskıya ve korkuya papuç bırakmadınız. Çünkü siz, küçük hesaplar peşinde koşmadınız, günübirlik beklentiler içinde olmadınız, kişisel çıkarlar doğrultusunda davranmadınız. Çünkü siz, her türlü haksızlık, adaletsizlik, usulsüzlük karşısında dimdik durdunuz. Çünkü siz, sendikacılığın değersizleştirildiği, çalışanların siyasete ve bürokrasiye pazarlandığı bir dönemde adam gibi adam oldunuz. Sizlerin bu asil ve onurlu duruşu ve tercihi, Türk Eğitim Sen’i Sendikacılıkta “Gerçek Dost, Doğru Adres” yaptı.

İşte bunun gibi onlarca gerekçelerden dolayı kendinizle gurur duymalısınız, övünmelisiniz. Değerli dostlar, gündeme düşen yeni bir konudan da söz etmek istiyorum. Bilindiği üzere MEB, öğretmenlere 4 yılda bir sınav uygulayacağını duyurdu. Bu sınavdan önce de tüm itirazlarımıza ve olumsuz görüş belirtmemize rağmen MEB “Sözleşmeli Öğretmenlik” uygulamasını tekrar başlattı. Sözleşmeli Öğretmenlik yetmedi; yanına bir de “Mülakat” eklediler. Tüm bu olup bitenler, yetkili olduğunu söyleyen sendikanın gözü önünde gerçekleşiyor. Sonra da çıkıp “Sözleşmeli öğretmen istihdamından vazgeçilmelidir.”, “Sözleşmeli öğretmenlik, sorunlara; mülakat, adaletsizliğe yol açar.” diyebiliyorlar. Hatta işi bir adım öteye taşıyıp masum rolleriyle "Mülakatla öğretmen alımı maşeri vicdanı yaralıyor! " demek, neyin nesi? Biz de doğal olarak soruyoruz: Sizde vicdan var mı? Varsa bu ucubenin iptali için dava açtınız mı? Dava mava yok! Sadece günü kurtarmak, gaz almak, iş yapıyor görünmek. Bütün mesele bu. Şimdi tekrar sormak gerek: Mülakatla öğretmen alımı maşeri vicdanı yaralıyorsa mülakatla yönetici atamak vicdanınıza ne yapıyor?

Maalesef yaşananlar onların vicdanını pas geçmiş! Siz değil miydiniz 18. ve 19. Milli Eğitim Şuralarında bu teklifleri sunanlar? İnsanda biraz iz’an, insaf ve vicdan olmalı. Akılları sıra binlerce eğitim çalışanıyla dalga geçiyorlar. 2010 yılının Kasım ayında yapılan 18. Milli Eğitim Şûrasında “öğretmenlerin tamamının sözleşmeli yapılması” teklifi, bu sendikamsı yapıdan geldi. 2014 yılının Aralık ayında yapılan 19. Milli Eğitim Şûrasında “Öğretmen Niteliklerinin Arttırılması” komisyonunda “Eğitim Fakültesine Girişler ve Öğretmen Alımları sözlü sınavla; Tüm öğretmenler sözleşmeli olsun.” gibi akla zarar teklifler, yine bu sözde sendika tarafından yapıldı. Değerli dostlar, geçen hafta Resmi Gazetede yayınlanarak uygulamaya konulan & quot; Öğretmen Strateji Belgesi" öğretmenlerimiz için tehlikelerle dolu hususları ve öğretmene yönelik çarpık bakış açısını ortaya koyuyor. Özellikle periyodik performans değerlendirmesi, öğretmenliğe giriş sistemi gibi sürekli karşı çıktığımız hususlar tehlike oluşturuyor. Tüm kamu çalışanları içinde acaba öğretmenden başka hangi meslek grubunda böyle bir sınav uygulaması var? Türk Eğitim Sen olarak süreç dikkatle izlenecek. Strateji belgesi uygulamalarına karşı ilke ve görüşlerimiz doğrultusunda hukuki yollar dahil her türlü çalışmayı yapacağız. Öğretmenlik mesleğinin itibarını azaltıcı girişimlere geçit vermeyeceğiz Öğretmenin performansını arttırmayı amaçladığını iddia eden MEB, öncelikle öğretmenin motivasyonunu bozarak performansını düşüren akıl ve mantık dışı ucube uygulamalarından vazgeçmeleridir. Bu yapılanlar, MEB’in öğretmenleri hedef göstererek kendi başarısızlıklarını gizleme gayretinden başka bir şey değil. Bunca olup bitene ses çıkarmayanlar, “sendikayım” diye ortada geziniyor. Değerli dostlar, tüm bu yaşananlar karşısında Biz adam gibi sendikacılık yapmaya çalışıyoruz. Hakkın, hukukun, adaletin uygulandığı bir sistem istiyoruz. Biz, her durumda, her ortamda ve her zaman doğruları ve gerçekleri söylemeye, anlatmaya çalışıyor, bunun mücadelesini veriyoruz. Herkes şunu çok iyi bilmeli. Türk Eğitim Sen’in her kademesinde görev alan tüm gönüldaşlarımız, üyelerimiz adeta tarih yazıyor. Gönüldaşlarımızın ve üyelerimizin sergilediği onurlu, yürekli ve ilkeli duruş ve tercih, herkesin harcı değildir.Türk Eğitim Sen’in her kademesinde görev alan değerli üyelerimiz ve yöneticilerimiz, sendikacılığın ve sendikalı olmanın ne olduğunu herkese gösteriyor. Bizimle olan, bizimle olmaktan onur ve gurur duyan bu arkadaşlarımız, her türlü övgüyü ve takdiri hak ediyor. Üyelerimizden iş yeri temsilcilerimize, ilçe yönetimlerimizden şube yönetimimize kadar teşkilatımıza büyük bir adanmışlık ve inançla emek veren tüm arkadaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Değerli yol arkadaşlarımla, onurlu ve yürekli üyelerimizle gurur duyuyorum.İyi ki varsınız, iyi ki bizlerlesiniz, iyi ki birlikteyiz.Selam olsun bizlerle yürüyenlere, Selam olsun bize gönül verenlere, Cesur yüreklilere, dik duruşlulara, Adam gibi adamlara, selam olsun. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun” dedi.

İftar yemeği ve Konuşmalardan sonra Türk Müziği topluluğu Solistler Aynur Ormancı İşler ve Erhan Işık Türk ve Tasavvuf müziklerinden örnekler sundular.