ÜZÜLÜYORSUN – ÜZÜLECEKSİN
Sağlam gözü olup da bakıp göremeyenlerin suçlusu göz değildir. Nice görme özürlüler vardır ki içinde yaşadıkları doğal ekonomik ve sosyal çevrenin sorunlarına karşı duyarlı, o sorunların çözümü için fikir üretip mücadele etmektedir.
Sağlam kulağı olup da duyup duymazdan gelenlerin suçlusu kulak değildir. Nice duyma özürlüler vardır ki işaret diliyle anlaşarak içinde yaşadıkları doğal, ekonomik ve sosyal çevrenin sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak için gücü oranında emek sarf etmektedir.
Gerçekten uyuyan bir insanı uyandırmak uyuyormuş gibi yapanlara göre çok kolaydır çünkü uyuyormuş gibi yapan görse de görmezden, duysa da duymazdan gelerek gerçeklere karşı kapılarını, pencerelerini kapamıştır. O zifiri karanlık dünyasına kendisini hapsetmiştir. İnanıyorum der ama inancı “düşünmez misiniz, akletmez misiniz?” demesine rağmen o akletmez, düşünmez, sormaz, sorgulamaz, neden, niçin, nasıl demez.
Olanlar olduktan sonra içinde yaşadığımız ekonomik, sosyal ve doğal çevre bozulduktan sonra dengeler alt üst olup, ayaklar baş, başlar ayak olduktan sonra at izi it izine karışıp kimin suçlu kimin suçsuz olduğu belirlenemez hale geldikten ve adaletin sadece bir sözcük olarak adliye saraylarındaki “adalet mülkün temelidir” sözünde kalmasından sonra üzülmenin, ah vah etmenin bir anlamı yok. “Atı alan Üsküdar’ı geçmiş.” sen arkada bulabilirsen nal toplarsın.
Üzülüp ah vah etmemek için gel gönül gözünü aç gerçekleri gör. Aklını kullan. Aynı şeyleri yapıp farklı şeyler bekleme. İşte görüyorsun dün denilenlerle bugün yapılanları. Gel inat etme yaşadıklarını sorgula, nedenlerini niçinlerini araştır. Kula kul olma. Sor soruştur. Doğrudan yana ol yanlışa sapma. Dostunu düşmanını bil. Bak üzülüyorsun böyle giderse daha da üzüleceksin.
Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarında yaşamış (1206-1326) Şeyh Edebalı ne diyor?
“Cahil ile dost olma
İlim bilmez irfan bilmez söz bilmez üzülürsün
Saygısızla dost olma
Usul bilmez adap bilmez sınır bilmez üzülürsün
Aç gözlüyle dost olma
İkram bilmez kural bilmez doymak bilmez üzülürsün
Görgüsüzle dost olma
Yol bilmez yordam bilmez kural bilmez üzülürsün
Kibirliyle dost olma
Hal bilmez ahval bilmez gönül bilmez üzülürsün
Ukalayla dost olma
Çok konuşur boş konuşur kem konuşur üzülürsün
Namertle dost olma
Mertlik bilmez yürek bilmez dost bilmez üzülürsün”