• BIST 9910.61
  • Altın 3062.553
  • Dolar 35.4023
  • Euro 36.2886
  • Manisa 12 °C
  • İzmir 15 °C
  • Deniz Kurs Merkezleri Bursluluk Sınavı Sonuçları Açıklandı
  • Yunanca A1 Kursu Açılacaktır
  • Gassallık Kursu Açılacaktır
  • Mazot ve Gübre Desteği İcmal Listeleri Askıya Çıkarıldı
  • 2024 Yılı Yem Bitkileri Desteği Duyurusu
  • Merkez Radikal Kurs Bursluluk Sınavı 11-12 Ocak’ta
  • Erkek Beden İşçisi Aranıyor
  • Özel Şefkat Ortaokulunda Bursluluk Sınavı
  • Akhisar Kuzey Ege Özel Öğretim Kursu Bursluluk Sınavı
  • İkinci el saç ve sandaviç panel bulunur

Yeni Eğitim Öğretim Yılına Acil , Çözüm Bekleyen Sorunlarla Başladık

Okunma Sayısı: 2611
Yeni Eğitim Öğretim Yılına Acil , Çözüm Bekleyen Sorunlarla Başladık
2013-2014 eğitim-öğretim yılı, yıllardır acil çözüm bekleyen, özellikle geçtiğimiz yıl başlayan eğitimde 4+4+4 dayatmasının daha da derinleştirdiği yeni sorunlarla birlikte başlamıştır.

Yeni Eğitim Öğretim Yılına Acil , Çözüm Bekleyen Sorunlarla Başladık
Haber Merkezi

2013-2014 eğitim-öğretim yılı, yıllardır acil çözüm bekleyen, özellikle geçtiğimiz yıl başlayan eğitimde 4+4+4 dayatmasının daha da derinleştirdiği yeni sorunlarla birlikte başlamıştır.

Eğitim sistemi okul öncesinden yükseköğretime kadar, iktidar partisinin siyasal-ideolojik çizgisine uygun olarak biçimlendirildiği bir dönemde eğitimde yaşanan ve giderek artan sorunlara kalıcı çözümler üretilememiştir.

2013-2014 eğitim öğretim yılı başında okullarda en çok gözlenen sorunlar, 4+4+4 sonrası okulların dönüştürülmesi kararları ile başlayan ve halen devam eden sorunlardır.

Karşı Karşıya Olduğumuz Sorunları Maddeler Halinde Sıralamak Gerekirse;

* Ülke genelinde Okul dönüşümleri sırasında fiziki olarak en donanımlı okullar imam hatibe dönüştürülmüş, binlerce öğrenci mağdur edilmiştir. İlçemizde de Adnan Menderes Lisesi İmam hatibe dönüştürülmüştür.

* Eğitimde 4+4+4 dayatması ile birlikte yaşanan okul dönüşümleri sonucunda öğretmenler ve öğrenciler resmen sürgün edilmiştir. Okul değişiklikleri ile öğrenciler arkadaşlarından, norm fazlası durumuna düşürülen öğretmenler okullarından ve öğrencilerinden koparılmıştır.  

* Okulöncesi eğitimde olması gereken 72 ay öncesi çocukların hala ilkokula kayıtlarının yapılması, bu durumdaki öğrencilerin tüm eğitim yaşantısını olumsuz etkileyecektir. 

* Okullarda fiziki altyapı ve donanım eksiklikleri sürmekte,

* Yeni ortaöğretime geçiş modeli ile 8. sınıfta 12 merkezi yazılı sınav getirilerek öğrencilerin yaşadığı stres daha da arttırılmıştır. Sistem değişikliğinden en olumsuz etkilenecek olanlar kesimler yine ekonomik durumu iyi olmayan öğrenciler olacak, ekonomik durumu iyi olanlar dershaneler ve özel derslerle avantajlı hale gelirken, yoksul ailelerin çocukları meslek liseleri ve imam hatiplerin yolunu tutmak zorunda kalacaktır.   

* Yıllardır eğitime yeterli bütçe, okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmaması nedeniyle, her eğitim öğretim yılı başından itibaren velilerin cebinden yaptıkları eğitim harcamaları katlanılamaz hale gelmiştir.

* Eğitim sistemini adım adım ticarileştiren, Anayasada ilköğretimin devlet okullarında parasız olduğu yazarken yoksul halkın cebinden yaptığı eğitim harcamalarının son 11 yıl içinde 5 kat artmış olması düşündürücüdür.  

* Eğitimde 4+4+4 dayatması ile birlikte, zorunlu din derslerine ek olarak, din içerikli seçmeli derslerin fiilen "zorunlu seçmeli" hale getirilmesi, anadilinde eğitim hakkı taleplerinin görmezden gelinmesi gibi sorunlar, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, 2013-2014 eğitim öğretim yılında da öne çıkan temel sorunlar olarak dikkat çekmektedir. 

* 4+4+4 sonrasında taşımalı eğitim ve ikili eğitim sorunu artarak devam etmektedir. 

* Yönetici atamalarında yeniden getirilen sözlü sınav üzerinden belirlenen eğitim yöneticilerinin yandaş sendika üyelerine verilen sözlü notlar üzerinden "siyasi atama" yoluyla belirlenmesi, eğitimde siyasi kadrolaşma girişimlerinin arttığını göstermektedir. 

* Öğretmen açıkları sorunu devam etmekte, acil ihtiyaç olmasına rağmen 300 bini aşkın ataması yapılmayan öğretmen işsizliğe mahkum edilmektedir. 

AKP hükümetinin dayatmasıyla uygulanan 4+4+4 modeli, eğitimde sadece biçimsel anlamda yaşanan değişikliklerle değil, genç kuşakların daha yoğun sömürüye hazırlanması, muhafazakâr ve dini değerlerin yönlendirici olduğu bir toplum oluşturmanın eğitim programının temelini oluşturması açısından bu yıl da eğitimde temel tartışma başlıklarından birisi olacaktır. 

Tüm inançlar karşısında tarafsız olunmalı, zorunlu ve seçmeli din dersi kaldırılmalıdır. 

Türkiye'de bütün itirazlara ve yargı kararlarına rağmen ısrarla uygulanan zorunlu din eğitimi politikaları, 4+4+4 ile birlikte daha da derinleştirilerek, dinin bireylerin günlük yaşantısında oynadığı rolü ve eğitim sürecindeki ağırlığını arttırmayı, hatta belirleyici olmasını öngören bir yapıda örgütlenmesi hedeflenmiştir. 

 Bütün içeriği devlet tarafından belirlenen zorunlu din dersi uygulaması, dininin öğrenciler arasında bir ayrım ve eşitsizlik unsuru olarak kullanılmasına neden olmakta, devletin ağırlıklı olarak tek bir dinin tek mezhebini öğreterek, diğer dinsel inançlara karşı açık bir adaletsizlik yaratılmasına yol açmaktadır. Bu durum, Türkiye gibi çok kültürlü, çok dinli ve çok mezhepli toplumlarda, birçok sıkıntının doğmasına yol açmaktadır. Türkiye'de dinin siyasallaşması ve siyasal çıkarlara alet edilmesinin engellenmesi, ancak devletin dinden elini tamamen çekmesiyle olanaklıdır. 

Hiçbir toplum tamamen aynı inancı paylaşan insanlardan oluşmadığına göre, tüm inançlara aynı mesafede bulunması gereken devletin ağırlıklı olarak bir dinin ya da mezhebin eğitimini zorunlu ya da seçmeli olarak vermemesi gerekmektedir. Devlet sosyal yaşamı örgütlerken bunu asla dini referanslara göre yapmamalı, hiç kimseyi çoğunluk da olsa, belli bir inanç grubunun eğitimini almaya zorlamamalıdır. Sırf bu durumun kendisi bile "Dinde zorlama yoktur" anlayışıyla çelişmektedir. 

Eğitimin temel bir insan hakkı olması, kamusal sorumluluğu, yani devletin herhangi bir ayrım gözetmeden herkese eşit koşullarda, nitelikli eğitimi parasız olarak sunmasını gerektirmektedir.  Her türde ve düzeyde eğitim; sınıf, cinsiyet, dil, din, politik görüş, etnik köken gibi ayrımlar yapılmadan sağlanmalıdır.

Eğitimde ayrımcılığa ve dayatmalara son verilmeli, evrensel bir hak olan herkesin anadilinde eğitim alma hakkına saygı gösterilmelidir.

 





  • Yorumlar 0
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
REKLAM ALANI
  • Amerikan Kültür Dil Kursu
  • Amerikan Kültür Dil Kursu
  • Kuzey Ege Kurs
  • Kuzey Ege Kurs
1/20
Başlangıç Tarihi
Başlangıç Tarihi
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 Akhisar Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.