ZIKKIM VİCDANLAR
Dünyamız da devam eden bütün iç savaşlarda yaşanan facialar ile Mısır’da yapılan askeri darbe sonrasında yaşananlar tam bir firavun zulmünü andırıyor.
Tarihte Firavunların halka yaptığı zulüm, baskı ve işkencenin bir başka versiyonu, bugün çağdaş Firavunlar eliyle Mısır başta olmak üzere tüm İslâm dünyasında uygulanıyor. Yakılan çocuklar, öldürülen babalar ve gözü yaşlı analar ortalık yer de. Bu zulüm çok acı ve dayanılacak gibi değil.
Koltuğunu kaybetmek istemeyen, krallar, sultanlar ve kukla yönetimler din motifli idarelerini sürdürme derdindeler. Acı bu çok acı. Koltuklarını kaybetmemek adına binlerce insanın ölümüne ve milyonlarca insanın yerinden yurdundan göç etmesine sebep olan zalimler ve onların destekçisi sözde İnsan hakları, demokrasi, özgürlük savaşçıları bu katliamlara göz yumuyorlar. Bunların başında da Amerika, Avrupa birliği, SuudiArabistan ve körfez ülkeleri geliyor.
İnsanın boğazı düğümleniyor bu zulüm karşısın da. Sömürü çarklarının bu denli acımasız işlediği orta doğu ve Asya da yaşananlara seyirci kalmak bir insan olarak derinden yaralanmamıza sebep oluyor.
Zalimler dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, menfaat ve ikballeri uğruna aynı yolu tercih ederler. Bütün çocukları öldürebilirsiniz. Ama elbet Firavun'un evinde bir Musa sağ kalacaktır. Dünya küresel yenidünya düzenine karşı çıkacak Musalar oluşturuyor ama bir yandan. Artık tek bir Musa değil, her bir ferdin Musalaşması gerekiyor. Uyanması gerekiyor ve huzuru tekrar hâkim kılmak için çalışması gerekiyor.
Küresel vahşetin dayatmaları, sömürüyü kabul etmeyenlere karşı uyguladıkları metotlar hep aynı. Gerekirse Demokrasi ayaklar altına alınabilir. Gerekirse uslanmayanlara toplu katliamlar uygulanır. Bunu yaşıyoruz ve görüyoruz. Ama bir yandan da tarihe kanlı notlar düşüyoruz gözyaşları ile.
Tüm İslâm dünyası büyük acı içinde… Her yerde kan, ölüm, katliam ve zulüm var.
Müslüman zulmetmeyeceği gibi, zulme engel olmayı da kendi onuru sayar, zulme uğrayana sahip çıkar. İnsanların zulme uğradığı bir ortamda imkânı varken zulme karşı çıkmayan kimse zulme ortak olmuş sayılır. Müslüman doğruyu söylemekten geri durmaz, hak olanı savunmaktan çekinmez.
Peki, kendilerini Müslüman olarak addeden zavallı yönetimlere ne demeli. Kadınlara araba kullanmayı haram sayan fetvalar veren soytarılara ne demeli! Amerikanın elinde kukla olmuş pis ve aşağılık idarecilere ne demeli!
Canım acıyor vesselam. Ama güneşin doğacağını biliyorum. Adım kadar eminim bundan. Merhameti büyüteceğiz. Zulmü ortadan kaldırana kadar bütün merhametli insanlar gibi direneceğiz. Barış için ,Özgürlük için mücadele edeceğiz.
ZIKKIM VİCDANLAR
Karanlık dünyalarıyla
Ne çok acı çektiriyorlar insanlığa
Musa’ya
İsa’ya
Seçtiğin kim varsa
Hepsini yok ederek
Kapkaranlık elleriyle
Kanlı dişleriyle
Zamanı ve içindeki anı
İnsanlığı ve içindeki insanı
Kutsanmış ne varsa
Yıkmaya çalışıyor zalimler
Sana varmaya çalışıyor ruhum
Ne kadar yaralandı
Ve kanadı
Oysa biliyor musun Allahım
Bu acı çok fazla
Derlemek toplamak geliyor içimden
Bütün karanlıkları,
Soysuzlukları,
Acıları,
Zehir zıkkım vicdanları
Zamanı yaralıyor hainlikler
Kara bir düşmanlık
Aydınlığın yüzün de
Bütün evrenin acı çektiğini düşünüyorum
Satılık ruhların suçluluğun da
Savruluyor puslu sokaklar da
Rüzgârda savrulan bir plastik poşet acizliğin de
Bu arada bu sitenin sahibi KENAN MOLLA beye teşekkür etmek istiyorum bize yazma fırsatı sundukları için. Kendisinin günlük hayatında da, iletişim alanında da ne denli Demokrat olduğunu en iyi bilenlerdenim. Güçlü bir internet habercilik sitesine sahip olmasını hiçbir zaman maddi çıkarlara alet etmeden başarı ile yerine getirdiği için kutluyorum.
Dürüst ve ilkeli duruşu ile daha çok insana ulaşması dileği ile .
BAHADIR YENİŞEHİRLİOĞLU